Türkiye’de lokal seçime haftalar kaldı.
Vatandaşlar, 31 Mart’ta sandık başına giderek 5 yıl boyunca kentini, ilçesini ve mahallesini emanet edeceği şahısları belirleyecek.
Büyük gün yaklaştıkça siyasi arena daha da hararetlendi.
Muharrem İnce, CHP’yi topa tuttu
Partisini kapatıp CHP’ye katılacağı konuşulan Genel Lideri Muharrem İnce, “İstanbul’da şartsız dayanak vereceğiz” açıklamasından döndü.
Muharrem İnce, Sözcü TV canlı yayınında ile yaşadığı polemiğe ait dikkat çeken sözler kullandı.
“Babacan’a onlarca vekil verirken güzel de İnce’ye bir belediye mi veremediniz?”
CHP Sözcüsü Deniz Yücel’in, “İnce, aşikâr sayıda belediye meclis üyeliği ve İzmir’de bir metropol ilçe belediye başkanlığı talebinde bulunmuştu” halindeki açıklamasına cevap veren İnce, şunları söyledi:
Bir ilçe istediysem çok sembolik bir şey istedim. 500 bin oy almış bir parti İstanbul’dan dahi istememişse sizin çabucak vermeniz lazımdı aslında. Ali Babacan’a onlarca vekil verirken uygun de İnce’ye bir belediye mi veremediniz? Sizin derdiniz üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Kurultay derdiniz var sizin, seçim yapmak üzere derdiniz yok. Koltuk derdiniz var. Ben sizin ayağınıza beş kere geldim. ‘Bu seçim önemli’ dedim. Bana kaset kumpasını kuranları baş köşede ağırlayıp aday gösterdiler. Bunlar beni istemiyorlar. Bütün bunlar olurken ayıp olmuyor mu? Ümit Özdağ’a Ulusal İstihbarat Teşkilatı müsteşarlığı verirken, 3 bakanlık verirken güzel; Temel Karamollaoğlu’na, Gültekin Uysal’a cumhurbaşkanı yardımcılığı verirken uygun de İnce’ye verirken makûs. Bunlar komik çocuklar ya!
“Ben en büyük fedakarlığı yaptım”
“Buradan dönüş var mı?” sorusuna İnce, şu karşılığı verdi:
Buradan dönüş yok. Biz çarşamba aday açıklamalarımıza devam edeceğiz. Ben en büyük fedakarlığı yaptım. ‘Çekil’ dediler, çekildim. Uydurma kasetlerimi kullandılar hepsine dava açtım. Ben bunlardan korkup çekilmedim. Neden çekildim? Gördüm ki seçimi kazanamayacak muhalefet ve bütün kabahati bana atacaklar. ‘Ne halleri varsa görsünler’ dedim.
“Bazı aptallar bunlara inandı”
İnce, kelamlarına şöyle devam etti:
Zaten biraz başları çalışsaydı benim adaylığımı desteklerlerdi. CHP’nin şunu yapması lazımdı; Muharrem İnce ile alakalı uydurma kasetler koyacaklarına, ‘Muharrem İnce bizim kardeşimizdir. Yollarımız başka düşmüştür. Kendisi Atatürkçü siyasetçidir. O bu ülkeye kötülük yapmaz, onların hepsi geçersizdir biz kardeş partiyiz’ deselerdi ikinci tıpta o insanların gönlünü alıp kendilerine kanalize edebilirlerdi. Tam bilakis sabah akşam beni servis ettiler. Kimi aptallar da bunlara inandı. Cumhuriyet tarihinde birinci sefer oluyor bu. Demokratik bir haktır seçime girmek. Bir ilçe belediyesi dahi vermiyorlar, ne yapacağız biz? Sizin peşinize mi takılacağız?
Fazla demleniyorlar son devirde. Ben DEM Parti ile görüşmelerine, konuşmalarına bir şey demiyorum. ‘Kantarın topuzunu kaçırmasınlar’ diyorum. Bir partiyi kazanacağız diye Türkiye’yi kaybedemezsin. Memleket Partisi, bu seçimlerde en net çizgilerle dik duracak. Evvel memleket. Evvel parti değil. Biz duruşu olan bir partiyiz.
