Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) ocak ayı olağan toplantısında konuştu. Bakan Şimşek, “Orta Vadeli Program’ın (OVP) ana amacı fiyat istikrarıdır, fiyat istikrarının olmadığı bir yerde öngörülebilirlikten bahsedemezsiniz, nitelikti, sürdürülebilir ve rekabetçi bir sanayi olmaz” olarak belirtti ve “İkinci amacımız mali disiplinin tesis edilmesidir, üçüncüsü de sürdürülebilir bir cari açık” biçiminde ekledi.
Bakan Şimşek, yapısal ıslahatların amaçları gerçekleştirmede ve kalıcı hale getirmede temel rol oynayacağını söyledi. Şimşek, yeni iktisat programıyla ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, “Bu program, sabırla ve kararlılıkla uygulanacaktır. Bu program, siyasi sahipliği olan bir programdır. Bu program süreksiz bir heves değildir” halinde tabir etti.
Bakan Şimşek’in konuşmasından satır başları şöyle;
Kaynakların spekülatif alanlar yerine nitelikli endüstriye, verimli alanlara aktif formda kanalize edilmesi için fiyat istikrarı gereklidir. Geçen sene vatandaşımızın talebi nedeniyle Türkiye 29.9 milyar dolar altın ithal etmiştir. Yenilir, içilir değil. Kaynakların faal kullanımı mı? Hayır. Enflasyona karşı muhafaza aracı olarak görülmüş.
Bizim dezenflasyon programımız kolaydır. FED enflasyonu nasıl indirdiyse, AB nasıl indirdiyse, Brezilya, Meksika nasıl indirdiyse, biz de o denli yapıyoruz. Mali sıkılaşma var. Büyüme ile enflasyon ortasında bir tansiyon yok. Kısa vadelidir, kalıcı bir tansiyon yoktur. Yüksek büyüme için enflasyonun düşük olması lazım. Temel istikrarsız büyüme enflasyonun yüksek olduğu dönemlerdedir.
Bu program siyasi sahipliği olan bir programdır. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bir grup tarafından hazırlanmıştır. Bu program süreksiz bir heves değildir.
BÜTÇE AÇIĞINI SINIRLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Birincisi fiyat istikrarı için bütçe istikrarının, bütçe açığının makul seviyede tutulması lazımdır. Dezenflasyonu desteklemek için bütçe açığını sınırlamaya devam edeceğiz.
Deprem hariç geçen sene bütçe açığı yüzde 1,7’dir. Geçen sene gelişmekte olan ülkeler ortalama bütçe açığının ulusal gelire oranı yüzde 5,5’tir. Türkiye’de yüzde 1,7’dir. Sarsıntı süreksiz bir şoktur. Bu şok bizimle bir müddet. Lakin süreksiz bir şoktur, kalıcı bir şok değildir.
Yapısal dönüşme kaynak ayırmamız lazım. Dijital, yeşil dönüşüm demek kolay. Bunlara kaynak ayırmazsanız bunları başarmak güç. O nedenle mali disiplin değerlidir. Afet riskini azaltmak için mali kaynağa gereksinim var. Daha makul maliyetlerle finansmana erişiminin, daha yüksek kredi notlarına ulaşmanın ön şartlarından bir tanesi mali disiplindir. Sürdürülebilir iç borç ve kuşaklar ortası adalet açısından da, yani kim ödetecek faturayı, bu istikrar açısından da adalet açısından da mali disiplinin tesisi değeridir.
BÜTÇE AÇIĞINDAKİ ARTIŞ ZELZELEDEN KAYNAKLANIYOR
Verginin tabanını büyüteceğiz. Yani şu anda verginin hakkıyla alınmadığı alanlarda gayret göstereceğiz. Şu anda harıl harıl çalışmalar var. Bütçe açığındaki artış temel prestijiyle zelzeleden kaynaklanıyor. Muhtemelen 2024’te OVP’de öngördüğümüzün altında bir açıkla kapatmak için elimizde geleni yapacağız. 2025, 2026’da datoplam açığı yüzde 3’ün altına çekmeyi planlıyoruz.
KKM’DEN ÇIKIŞ ÖNÜMÜZDEKİ DEVİRDE DEVAM EDECEK
Sermaye piyasaları derinleştirilecek, piyasaların derinliği fiyat istikrarından geçiyor. Kur oynaklığı konusunda, gelişmekte olan ülkeler bandının çok dışındaymışız, şu anda o bandın alt sonundayız, nispeten istikrarlı ülkelere emsal formda gidiyor.
Diğer bir maksadımız KKM’den çıkıştır, dezenflasyonla çabayı zorluyor, piyasaları bozmadan çıkacağız, sabırla, vakitle çıkacağız. KKM’den çıkış başladı, Ağustos ayına nazaran önemli bir düşüş var, önümüzdeki periyotta devam edecek.
ÇOK ÖNEMLİ BİR KAYNAK GİRİŞİ VAR
Türkiye’ye kaynak girişi yok diyorlar, olmaz olur mu? Çok önemli bir kaynak girişi var, olmasa cari açığı nasıl finanse edecek, rezervi nasıl biriktirecek. Önümüzdeki periyotta kaynağa erişimde sorun önemli bir biçimde azalacak.
patronlardunyasi.com
