Yeni yıl için taban fiyat görüşmelerinin bugün başlamasının akabinde Türkiye Emekliler Derneği’nden yazılı bir açıklama yapıldı. Son 30 yılın 25 yılında taban fiyatın üzerinde olan taban emekli aylıklarının, 2019 yılından bu yana geçen 5 yıllık müddette daima olarak taban fiyatın altında kaldığı belirtildi.
2016’DA GERİLEME BAŞLADI
Derneğin araştırmasına nazaran, 1995 yılının aralık ayında en düşük emekli aylığı 10 milyon 164 bin 511 lira iken minimum fiyat 8 milyon 460 bin lira idi.
2016 yılının aralık ayına kadar taban fiyatın üzerinde kalan emekli aylıkları, birinci defa bu tarihte taban fiyatın bir ölçü altına indi.
Bu tarihte neredeyse eşitlenen sayılar, 2017 ve 2018 yıllarında cüzi bir ölçüde olsa emekli aylıklarının lehine döndü. 2018 yılının aralık ayına gelindiğinde en düşük emekli aylığı bin 647 lira 66 kuruş iken minimum fiyat bunun 44 lira altında kaldı ve bin 603 lira 12 kuruş olarak belirlendi.
2019’DA ERİME DERİNLEŞTİ
TÜED’in araştırmasına nazaran, 2019 yılının aralık ayı prestijiyle ise emekli aylıklarının taban fiyat karşısında düzgünden güzele erimeye başladığı görüldü.
2023 yılı sayılarına nazaran en düşük emekli aylığı (Hazine dayanağı ile) 7 bin 500 lira olarak belirlendi lakin taban fiyat bunun 3 bin 902 lira 32 kuruş üzerinde, yani 11 bin 402 lira 32 kuruş olarak uygulandı.
ASGARİ FİYATIN ÇOK ALTINDA KALDI
Geçen 30 yıl içerisinde, son 5 yıl hariç olmak üzere minimum fiyatın daima üzerinde olan taban emekli aylıklarının süratle eriyerek taban fiyatın çok altında kaldığı gözlendi.
SOSYAL GÜVENLİK HARCAMALARININ KISILMASI” SİYASETİ UYGULANIYOR
Araştırmaya ait TÜED açıklamasında, son 5 yılda izlenen bu siyasetin emekli aylıklarının giderek düşürdüğünü ve 1994 yılında Dünya Bankası’nca başlatılan “sosyal güvenlik harcamalarının kısılması” projesiyle paralel siyasetler olduğuna dikkat çekti.
“BASAMAK SİSTEMİNE DÖNÜLMELİ”
Açıklamada şunlar kaydedildi:
“Emeklilerin gelir seviyeleri giderek düşmekte, yıllarca yüksek prim ödeyenlerin aylıkları bile taban aylık yahut ortalama aylık düzeylerine indirilmektedir. Aylıkların düzeylerinin düzgünce düşmesi nedeniyle resmi yayınlarda ortalama emekli aylıklarına yer verilemez hâle gelinmiştir. Zira artık ortalama aylıklar, taban aylıklara çok yakın olduğu için rastgele bir karışıklığa yer verilmesi istenmemektedir. Bu durum resmi makamlarca da açıkça söz edilmektedir. Müdahale edilmediği takdirde emekli aylıklarının alım gücü giderek daha da düşecektir. Bu nedenle emekli aylığı hesaplama sisteminde tekrar eski uygulamalara dönülmesi, aylık bağlama oranının geçmişte olduğu üzere yüzde 70’e çekilmesi, gösterge ve basamak sistemine dönülmesi en hakikat uygulama olacaktır.”
