Kadıköy’de, içinde öğrencilerin bulunduğu servis minibüsünü kaçırdıktan sonra Ankara’ya gidip Cumhurbaşkanlığı Saray’ına girmeye çalışan ve tutuklanan Tolga Nalbant’ın tabiri ortaya çıktı. Nalbant, hakimlik sözünde, “Yaptığım hareketten ötürü çok pişmanım. Kendimi Cumhurbaşkanı’na duyurmak istemiştim, tedavi görmek istiyorum. Araç ile Ankara’ya gidecektim diğer bir hedefim yoktur” dedi.
Kadıköy, Zühtüpaşa Mahallesi, Özalp Sokak’ta 4 Ocak tarihinde; Tuzla’da bulunan özel bir okula ilişkin servis aracı bir sitenin önünden öğrenci aldıktan sonra bir kişi tarafından kaçırılmıştı.
Yaya olarak aracın yanına yaklaşan ve aracın art lastiğinde bir sorun olduğunu söyleyerek sürücüsü araçtan indiren kuşkulu, daha sonra direksiyona geçerek içindeki çocuklarla birlikte aracı kaçırmıştı.
Şüpheli bir müddet sonra serviste bulunan öğrenciler ile hostesi “Sizinle bir işim yok. Bana otomobil lazım” diyerek araçtan indirmişti.
Olayın duyulmasının akabinde polis alarma geçerken, gasp edilen servis minibüsü, Pendik Dumlupınar Mahallesi’nde terk edilmiş olarak bulunmuştu.
SARAY’DA YAKALANMIŞTI
Gasp Ofis Amirliği takımları şüpheliyi yakalamak için tespit ettiği adreslere eş vakitli baskınlar yaparken, Ankara’dan gelen bir haber aramaların istikametini buraya kaydırdı.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın önüne gelen bir kişinin içeri girmek istediği, Cumhurbaşkanlığı muhafazaları tarafından durdurduğu öğrenildi.
Olayın akabinde yakalanan kuşkulu Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Ofis Amirliği’ndeki işlemeleri tamamlanmasının akabinde Kartal’daki Anadolu Adalet Sarayı’na sevk edilmişti.
“KALBİMDE VE KULAĞIMDA CIZIRTI DUYDUM”
‘Yağma’ hatasından tutuklanarak cezaevine gönderilen kuşkulu Tolga Nalbant’ın hakimlikteki sözü ortaya çıktı.
Tolga Nalbant sözünde, “Ben olayı nasıl gerçekleştirdiğimi bilmiyorum, olay esnasında kalbimde ve kulağımda bir cızırtı duydum. Orta ara uyuşturucu husus kullanmaktayım. En son 6 gün evvel uyuşturucu husus kullandım. Olay günü araç içerisinde çocuk olduğunu bilmiyordum. Yaptığım aksiyondan ötürü çok pişmanım. Ben kendimi Cumhurbaşkanına duyurmak istemiştim, tedavi görmek istiyorum. Araç ile Ankara’ya gidecektim öbür bir maksadım yoktur, ben yanlış hatırlamıyorsam kırmızı reçeteli ilaçlar kullanıyordum. Çapa’da psikiyatri tedavisi gördüm. Yaptığım hareketin bu raddeye geleceğini varsayım etmedim” sözlerini kullandı.
“RAPORLU PSİKİYATRİ HASTASI”
Şüpheli Tolga Naşbant’ın avukatı ise beyanında, “Müvekkil beyanlarına motamot katılıyoruz. Müvekkilimiz raporlu psikiyatri hastasıdır. Buna ait teşhisin ismi F29 psikoz tanısı konulmuştur. Bu konu e-devlet’te sabittir. Bu teşhis kusur problemini ortadan kaldırmıştır. Kaçma kuşkusu yoktur. Sabit ikametgah sahibidir. Bu nedenle müvekkilin öncelikle tutuksuz yargılanmak üzere özgür bırakılmasını, hakimliğiniz aksi kanaatte ise isimli denetim kararları uygulanarak salıverilmesine karar verilmesini talep ederiz” dedi.
Hakimlik tutuklama münasebetini ise şu halde açıkladı:
“Şüphelinin isnat edilen kabahati işlediğine dair kuvvetli cürüm kuşkusunu gösteren somut kanıtların bulunmasıyla birlikte şüphelinin tek irade kapsamında birden fazla suça husus hareketi gerçekleştiği tarafında evrakta somut kanıtların bulunması, her ne kadar kendisinin gaipten gelen sesleri duyduğunu ve rahatsızlığının bulunduğunu beyan etmiş ise de, hakimliğimizce yapılan sorgu esnasında şahsın şuurlu olarak kendisini bu hal ve hal içerisine sokma kastıyla birlikte işlemiş olduğu cürmün sonuç yahut sonuçlarından kurtulabilmek emeliyle hareket edebileceği değerlendirilmiş.”
Ayrıca belgede şüphelinin ruhsal rahatsızlığıyla ilgili rastgele bir raporun da bulunmadığı belirtildi.
Hakim tutuklama münasebetinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne de değindi.
Hakim bu gerekçeyi şu halde açıkladı:
“Avrupa İnsan Hakları Mukavelesinin ‘özgürlük ve güvenlik hakkı’ başlıklı 5. Hususunun 1. fıkrasının c bendine nazaran atılı hatanın işlendiğinden kuşkulanmak için inandırıcı ve geçerli sebeplerin bulunduğu anlaşılmakta.”
