Bitlis’in Tatvan ilçesinde 17 Haziran 2023 tarihinde Tatvan Belediye Lideri Mehmet Emin Geylani’nin tıpkı vakitte akrabaları olan polis müdafaası Engin Kaplan ve boksör muhafazası Yücel Baysalı’nin saldırısına uğrayan Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Lideri Sinan Aygül hakkında taarruzdan sonra saldırganlardan Yücel Baysalı’ya hakaret ettiği argümanıyla dava açılmıştı.
Tatvan Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘hakaret’ savıyla hazırlanan iddianame Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiş, mahkeme davanın CMK 251. Unsur kapsamında kaldığı için ‘basit yargılama usulü’ ile yapılmasına karar vermişti.
Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesinde ‘basit yargılama usulü’ ile görülen davada gazeteci Aygül’e 2 ay 5 gün mahpus cezası verildi. ‘Hakaret’ cürmünden ceza veren mahkeme cezanın TCK’nın 58. Hususunda öngörülen tekerrür kararlarına nazaran çektirilmesine karar verdi.
Aygül daha evvel yaptığı haberlerden ötürü aldığı cezalar sebebiyle yeni aldığı cezalarda tekerrür kararları uygulanacağı için cezasının tamamını kapalı ceza infaz kurumunda geçirecek. Kararda ‘sanığın hatalı kişiliği’ göz önünde bulundurulduğu için para cezası üzere seçenek yaptırımlara çevrilmediğinin vurgulanması dikkat çekiyor.
“ÖLMEDİĞİM İÇİN CEZAEVİNE GİRECEĞİM”
Sinan Aygül şunları söyledi:
Daha evvel akına uğradığım için neredeyse ceza alacağımı, tutuklanacağımı söylemiştim. Bir dava birinin aleyhine, birilerinin lehine lakin bu kadar zorlanabilirdi, zorlandı demiştim. Yaşanan her gelişme bir evvelkinin skandallığını gölgede bırakıyor demiştim. Dediklerimiz bir bir çıkıyor.
Saldırganlar özgür, tahminen çok küçük bir ceza alıp, vazifeye iade edilip yeniden ellerinde sopa, bellerinde devletin silahıyla terör estirecekler. Ben ise kamunun, halkın menfaatini savunduğum için atağa uğradım, ölmediğim, mevtten döndüğüm için de cezaevine gireceğim. Karar kolay yargılama yordamıyla verilmiş, avukatım itiraz etti, duruşmalı olacak.
Duruşmalı olması durumunda verilen indirim kalkacak ve 2 ay 27 gün mahpus cezası alacağım. İsimli Tıp raporu verilecek cezanın ölçüsünü birebir etkileyen bir rapor. Mahkemenin sevk ettiği İsimli Tıp’ta verilen rapor çelişkili.
Yüzde iki noktada bariz olan sabit iz var. Raporda elmacık kemiği üzerinde 1.5 cm çapında bir çöküklük olduğunu, alında başka bir iz olduğunu söylüyor. Lakin değerlendirmede yüzde sabit iz olmadığını söylüyor. Kendi içinde bile çelişkili olan bu rapora nazaran mahkeme karar verecek. Buna da itiraz edip ileri ünitelerin bulunduğu bir İsimli Tıp merkezine gönderilmeyi talep edeceğiz.
“FAİLLER AKLANACAK”
Olayın münferit bir olay olmadığını lakin azmettiricilere dair hiçbir adım atılmadığını kaydeden Aygül, imajlara ve ikrar niteliğinde tabirlere karşın faillerin neredeyse aklanacağını söyledi. Aygül konuşmasını şöyle sürdürdü:
Bu olayın münferit olmadığını herkes biliyor. Azmettiriciler kim, talimatı kimden aldılar sorularının karşılığı yok. Birinci başta süratli, şeffaf ve faal yürüyen bir soruşturma süreci oldu, yargının ve yönetimin gerekeni yapacağı algısı oluştu herkeste.
Ancak gerçeklik bütün çıplaklığıyla ortadayken şahsen İçişleri Bakanlığı tarafından olaya ‘kavga’ denilmesi, davanın ‘öldürmeye teşebbüs’ değil ‘yaralama’ savıyla açılması, birinci duruşmada hür kalmaları, benim hakkımda uzaklaştırma kararı aldırılması, bana mahpus cezası verilmesi, İsimli Tıp raporunun kendisiyle çelişkili olacak biçimde lehe sayılabilecek halde olması ve gibisi durumlar süreci zan altında bırakıyor. Bu kaideler altında adaletli bir sonuç beklemiyoruz açıkçası.
SALDIRI DAVASI 25 OCAK’TA
Öte yandan gazeteci Sinan Aygül’e saldıran Tatvan Belediye Lideri Mehmet Emin Geylani’nin polisi memuru olan müdafaası Engin Kaplan ve boksör olan müdafaası Yücel Baysalı’nın ‘silahla taammüden yaralama’ kabahatinden tutuksuz yargılandıkları davanın ikinci duruşması 25 Ocak Perşembe günü saat 15:00’da Tatvan 2. Asliye Ceza Mahkemesinde yapılacak.
