Temajet © 2021. Tüm hakları saklıdır.

Sokak Haber

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Güncel
  4. »
  5. Muharrem Ayı 2025’te Ne Zaman Başlıyor? Geri Sayım Başladı! 2025 Muharrem Ayına Sadece Kaç Gün Kaldı?

Muharrem Ayı 2025’te Ne Zaman Başlıyor? Geri Sayım Başladı! 2025 Muharrem Ayına Sadece Kaç Gün Kaldı?

Haber Merkezi Haber Merkezi - - 5 dk okuma süresi
0

Muharrem ayı, İslam dünyasında derin bir manevi anlam taşıyan, hürmet edilen bir zaman dilimidir. Bu ay, Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafından “Allah’ın ayı” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlama, Muharrem’in manevi faziletinin ve ilahi bereketinin zenginliğine işaret eder. İçinde bulunduğumuz bu ay, özellikle ibadet ve duaların daha yoğun bir şekilde yapıldığı bir zaman dilimi olarak değerlendirilmektedir.

Resûlullah (s.a.s.)’in oruç hakkında verdiği bilgiler, Muharrem ayının önemini daha da pekiştirir. Ona göre, Ramazan’dan sonra en faziletli oruç, bu ayda tutulan oruçtur. Ayrıca, farz namazlardan sonra en kıymetli namazın gece namazı olduğu belirtilmektedir. Bu, Muharrem’in ibadet açısından ne kadar değerli bir dönem olduğunu vurgulamaktadır.

Özellikle Muharrem’in onuncu günü olan Âşûrâ günü, bu ayın en özel günlerinden biridir. Bu günde oruç tutmak, birçok âlim tarafından sünnet olarak kabul edilmektedir. Resûlullah (s.a.s.)’in Âşûrâ günü oruç tuttuğu ve Müslümanlara da bu ibadeti tavsiye ettiği hadislerle sabittir. Bu günde oruç tutmanın, geçmiş yılın günahlarına kefaret olacağı da yine onun tarafından bildirilmiştir.

Muharrem ayının oruç geleneği, Hz. Peygamber’in Yahudilerin Âşûrâ günü oruç tutmalarını öğrendikten sonra, bu geleneği kendilerine uyarlamasıyla da şekillenmiştir. Medine’ye geldiğinde, Yahudilerin bu günde oruç tuttuğunu gören Hz. Peygamber, onlara bu günde oruç tutulmasının nedenini sordu. Yahudiler, bu günün İsrâiloğulları’nın düşmanlarından kurtuluş günü olduğunu ve Hz. Mûsâ’nın bu günde şükretmek için oruç tuttuğunu ifade ettiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.s.), “Ben Mûsâ’ya sizden daha layığım” diyerek o günde oruç tutmayı kendisi de gerçekleştirmiştir.

Ayrıca, Hz. Peygamber’in bu günde oruç tutarak bunun yanı sıra bir sonraki yıl bu orucu Muharrem ayının dokuzuncu günüyle birleştirerek tutacağını bildirmesi, bu ibadetin daha da anlam kazanmasına yardımcı olmuştur. Bu, yani Muharrem’in dokuzuncu ve onuncu günlerinde oruç tutmanın daha faziletli olduğu düşüncesi, İslam toplumunda geniş bir şekilde benimsenmiştir.

Muharrem ayı, sadece oruçla değil, aynı zamanda diğer ibadetler ve dualarla da değerlendirilen bir dönemdir. Özellikle bu ayda yapılan duaların, Allah katında daha makbul olduğu düşünülmektedir. Müslümanlar, bu ayda ruhsal olarak kendilerini yenilerken, toplumsal huzuru sağlamayı da ihmal etmemelidir. Bu, toplumda bir araya gelme, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu artıran önemli bir vesiledir.

Unutmamak gerekir ki, Ramazan orucu farz kılındıktan sonra Hz. Peygamber (s.a.s.), isteyenlerin Âşûrâ orucunu tutabileceğini ve isteyenlerin tutmayabileceğini belirtmiştir. Bu, kişinin kendi inanç ve ibadet anlayışına göre bir yol seçebilme özgürlüğünü de ortaya koymaktadır.

Sonuç olarak, Muharrem ayı, manevi derinliği yüksek bir dönem olarak İslam toplumu için büyük bir öneme sahiptir. Oruç tutma, dua etme ve toplumsal yardımlaşma gibi ibadetlerin yoğunlaştığı bu ayda, Müslümanlar kendilerini ruhsal olarak yenileme fırsatı bulurlar. Bu ayın getirdiği bereket ve feyzle, toplumda bir araya gelmek ve dayanışma içinde hareket etmek, inançlarımızın bir gereğidir. Dolayısıyla, Muharrem ayını en iyi şekilde değerlendirmek, hem bireysel hem de toplumsal huzuru sağlarken, manevi anlamda da bir zenginlik katacaktır.

İlgili Yazılar