Kızılay’a Yönelik İddialar ve Skandallar
Son dönemde yaşanan depremlerle birlikte gündeme gelen Kızılay, yardım kumbaralarındaki paraların kaybolduğu ve zarar ettiği iddialarıyla sarsıldı. Özellikle 6 Şubat depremlerinin ardından çadır satmasıyla büyük tepki çeken Kızılay’ın, yönetim kurulu üye sayılarının artırıldığı iddiaları da gündemde. BirGün gazetesinden İsmail Arı’nın elde ettiği belgelere göre, Kızılay’ın yardım kumbaralarındaki paraların takibi yapılmamış ve binlerce lira paranın kaybolduğu belirlenmiş.
Kızılay’ın Denetim Kurulu evraklarına yansıyan bilgilere göre, 2018 yılında alınan kararlarla kurulan şirketlerin çoğunun zarar ettiği ortaya çıktı. Ancak buna rağmen bu şirketlerin yönetim kurulu üye sayılarının artırılması kararı alınmış. Bu durumun maliyeti artıracağı ve doğru bir adım olmadığı belirtiliyor. Ayrıca, Afyon ve Erzincan’daki madensuyu fabrikalarının halka arz edilmesi konusundaki karar da eleştiriliyor. İçecek A.Ş.’nin kendi kaynaklarıyla büyümesi gerektiği vurgulanıyor.
2019 yılında İstanbul’da gerçekleştirilen yardım kumbaralarından elde edilen gelirin tam olarak kaydedilmediği, hatta bazı ödemelerin mükerrer olarak yapıldığı da belgelerde yer alıyor. Ayrıca, Genç Kızılay Başkan Yardımcısı ve Uluslararası İlişkiler Birimi Başkanı Akif Emre Aktaş’a yapılan yüksek eğitim yardımı ödemeleri de tartışma konusu. Aktaş’a verilen 12 bin avroluk yurtdışı yüksek lisans bedelinin tamamının Kızılay tarafından ödenmesinin uygun olmadığı ifade ediliyor.
Diğer yandan, Kızılay’ın taşınmazlarından 266 adedinin satılmasına karar verilmiş. Ancak bu durumun bağışçılarda güvensizlik yaratabileceği ve bağışların azalmasına neden olabileceği belirtiliyor. Bağışların satılmadan önce değerlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Kızılay’a yönelik bu iddialar ve skandallar, insanların yardım kuruluşlarına duyduğu güveni sarsabilir ve bağış yapma isteğini olumsuz etkileyebilir. Kızılay’ın şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde hareket etmesi, toplumun desteğini koruması açısından son derece önemlidir. Kızılay’ın bu tür iddialarla karşı karşıya kalmaması ve yardımseverlerin güvenini koruması gerekmektedir.