(BM) Güvenlik Kurulu, Kıbrıs’taki Barış Gücü’nün vazife mühletini 31 Ocak 2025 tarihine kadar uzattı.
Karara ve Türkiye’den yansılar gecikmedi.
Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada şu tabirlere yer verildi:
30 Ocak 2024 tarihinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu tarafından kabul edilen, Kıbrıs Adası’nda konuşlu Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün (BMBG) vazife mühletinin bir yıl uzatılmasına ait 2723 (2024) sayılı karar hakkında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamayı tümüyle destekliyoruz.
“Kıbrıs Türk tarafının onayı bu kere da alınmamıştır”
Birleşmiş Milletlerin yerleşik uygulamalarının tersine, Barış Gücü’nün misyon mühleti uzatılırken, Kıbrıs Türk tarafının onayı bu kez da alınmamıştır. BMBG’nin KKTC topraklarındaki faaliyetlerini KKTC makamlarının düzgün niyeti kapsamında sürdürebildiğine bu vesileyle bir kere daha dikkat çekiyor, sözkonusu faaliyetlerin devamı için türel yere muhtaçlık duyulduğunun altını çiziyor ve KKTC tarafınca bu istikamette atılacak adımlara desteğimizin tam olduğunu vurguluyoruz.
“Barış Gücü, Kıbrıs Rum tarafının çok sayıda ihlaline göz yumdu”
BMBG, Kıbrıs Rum tarafının çok sayıda orta bölge ihlaline yıllar boyunca göz yummuştur. 18 Ağustos 2023 tarihinde insani bir proje olan Yiğitler-Pile yolunun inşaat çalışmalarını hakkaniyetsiz bir formda engellemeye çalışması da, barışı muhafaza misyonlarından beklenen tarafsızlığı sergilemediğini bir sefer daha gözler önüne sermiştir. BM Güvenlik Konseyi’nin, bu son kararında, sözkonusu hadise hakkında 21 Ağustos’ta yaptığı, yerdeki gerçeklerden büsbütün kopuk basın açıklamasına atıfta bulunuluyor olması ıstırap vericidir. Yiğitler-Pile yolunun tamamlanması ise, Kıbrıs Türklerinin BMBG konusunda aşınan itimadının yine tesisine tarafında aktif bir adım olabilecek, yerdeki gerginliklerin azalmasına katkı sağlayabilecektir.
KKTC’nin açıklaması
KKTC Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada da şu sözlere yer verildi:
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 4 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı kararı ile oluşturulan Barış Gücü’nün Kıbrıs’taki varlığı 60’ıncı yılına ulaşmıştır. Barış Gücü bu mühlet içerisinde uygulamakla yükümlü olduğu Ada’daki iki tarafa eşit davranmak ve uyuşmazlıklara adil tahlil bulmak üzere temel vazifelerini yerine getirmemiştir. Ayrıyeten, ilgili tüm taraflarca sürdürülemez olarak kabul edilen statükonun koruyucusu pozisyonuna gelmiştir.
“Güvenlik Kurulu, tarafımızın onayını yeniden almadı”
Barış Gücü’nün bugüne kadar KKTC hudutları içerisinde faaliyetlerini sürdürmesinin KKTC’nin yeterli niyetle işbirliği yapması olduğuna dikkat çekilen açıklamada, şu tabirler kullanıldı:
Güvenlik Kurulu, tarafımızın onayını almadan Barış Gücü’nün misyon müddetini uzatarak kusurunu bir kere daha tekrarlamıştır. Kıbrıs Türk tarafının iradesini ve varlığını yok sayan bu yaklaşımı reddediyoruz. Kıbrıs’ın kuzeyinde egemenlik Kıbrıs Türk halkına ve onun devleti Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne aittir. Barış Gücü’nün ülkemizdeki faaliyetlerini legal bir tabanda yürütmesi kuraldır.
“Gerçeklerle bağdaşmayan, başarısızlığı kanıtlanmış bir model dayatılıyor”
Güvenlik Kurulu kararında, bir yandan taraflardan BM Genel Sekreteri tarafından atanan Şahsî Temsilci ile yapan bir bağlantı geliştirmeleri istenirken, başka yandan taraflara Kıbrıs’ta ‘iki bölgeli, iki toplumlu federasyon’ temelinde kapsamlı mutabakat sağlanması tarafında gayret göstermeleri daveti yapılmaktadır. Gerçeklerle bağdaşmayan, başarısızlığı kanıtlanmış bir modeli dayatmak Kıbrıs Türk halkının iradesine büyük bir saygısızlık teşkil etmekte, öbür yandan Ferdî Temsilcinin yapacağı temaslara ön kural koymaktadır.
Geçerliliğini yitirmiş Güvenlik Kurulu kararları gözden geçirilmeli”
KKTC’nin Şahsî Temsilciden beklentisinin açık yüreklilikle temaslarını yürütmesi ve Kıbrıs problemindeki yeni vizyonumuzu bir defa daha kayda geçirmesi olduğu vurgulanan açıklamada,
Bugün Ada’daki tek gerçekçi tahlil, mevcut iki devletin hükümran eşitliği ve eşit milletlerarası statüsü temelinde uygun komşuluk alakası geliştirmelerinden geçmektedir. Gelinen etapta, Ada’da kalıcı işbirliği ve istikrar ortamının sağlanması için BM Güvenlik Kurulu üyelerinin geçerliliğini yitirmiş Güvenlik Kurulu kararlarını gözden geçirmesi ve Ada’da kendi hudutları içinde iki başka Halk ve iki başka devletin varlığına dayalı yeni bir yaklaşım benimsemesi gerekmektedir.
ifadeleri kullanıldı.
“Rum idaresi, bu hakimiyetçi tavrını orta bölgede de genişletmek istiyor”
Geçtiğimiz sene Yiğitler-Pile yolunun imalinde çıkan olaylarda tek sorumlunun Barış Gücü olduğu vurgulanan açıklamada,
Kıbrıs Türk tarafı bahse ait olarak Barış Gücü ile sağlanan mutabakatın uygulanmasını ve yol inşaatının en kısa müddette tamamlanmasını talep etmektedir. Öbür yandan, Ada’nın kelamda tek sahibi olduğu savındaki Rum idaresi, bu hakimiyetçi tavrını orta bölgeye de genişletmeye çalışmaktadır. Orta bölgede yaşanan gerginlik ve ihlallerin giderek artması bu çarpık anlayışın bir sonucudur.
denildi.
