Gazeteci Fatih Altaylı’dan Sert Tepki: “Hadsiz Herif!”
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı’nı tehdit suçlamasıyla gözaltına alınan gazeteci Fatih Altaylı, Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Profesör Erhan Afyoncu’ya yönelik yapılan eleştirilere sert bir dille yanıt verdi. Altaylı, AKP’li Mehmet Metiner’in “Türklük” konusundaki açıklamalarını eleştirerek, iktidarın tutumunun özgür düşünceyi nasıl tehdit ettiğini gözler önüne serdi. Altaylı, Metiner’in kendisini televizyon programından kovduğunu ifade ederek, “Elime sağlık diyorum. Hadsiz herif” dedi. Ayrıca, bu tür tartışmaların içinde yer alan komisyondan bir sonuç çıkmasının pek mümkün görünmediğini vurguladı.
Mehmet Metiner’in Tartışmalı Açıklamaları
Mehmet Metiner, Erhan Afyoncu’yu süreci baltalamakla suçlayarak, “Aynı millete mensubiyeti ‘Herkes Türk’tür’ anlayışına indirgemek, İslam’ın temel akidesine ters zihni bir sapmadır” şeklinde ifadelerde bulundu. Metiner, bu tür söylemlerin toplumsal birlikteliği tehdit ettiğine inanıyor ve bu sebeple akademisyenleri hedef alıyor.
Metiner’in İlber Ortaylı hakkında da kullandığı ifadeler dikkat çekici. Kendisi yazısında, “Türk milletine mensubiyeti gereksiz ve zararlı bir anlayış eksenine Mahmut Esat Bozkurt ve İlber Ortaylı gibilerin zihni üzerinden yerleştirmeye çalışanların, süreci zihnen enfekte etmek istediğini” savundu. Bu sözler, Metiner’in toplumda yaratmaya çalıştığı dilin ne denli keskin olduğunu ortaya koyuyor.
Komisyonun Geleceği Hakkında Düşünceler
Fatih Altaylı, komisyondan bir sonuç çıkacağını düşünmenin pek gerçekçi olmadığını ifade etti. “Belli ki iktidar kendi içinde bile terörsüz Türkiye sürecinde bir fikir birliği içinde değil” diyen Altaylı, Öcalan ve Bahçeli dışında süreci sahiplenen kimsenin olmadığını belirtti. Ayrıca, HDP’nin tek beklentisinin Öcalan’a özgürlük olduğunu, ancak Selahattin Demirtaş’ın adının anılmadığını vurguladı. Altaylı, bu durumun, genç seçmenlerle aralarındaki bağı kopardığını ve radikal milliyetçi bir çizgiye sürüklendiklerini öne sürdü.
Bahçeli’nin Stratejisi: Neden 26 Yıl Bekledi?
Bahçeli ile Öcalan’ın işbirliğinin bir sonucu olabileceği konusunda umutlu olmak gerektiğini belirten Altaylı, Bahçeli’nin neden 26 yıl beklediğini sorguladı. “Öcalan’ın fikirlerinde değişiklik yok. 28 yıl önce konuştuğum kişiyle bugün konuştuğum kişi arasında bir fark yok” diyen Altaylı, bu sürecin daha önce de gerçekleşebileceğini ifade etti. Geçmişte Türkiye’nin daha güçlü ve dengeli bir döneminde bu adımları atmanın mümkün olduğunu savundu.
Toplumda Oluşan Havadan Neler Bekleniyor?
Altaylı, “terörsüz Türkiye” denilen meseleye toplumun beklediği heyecanın yaratılmadığını ve komisyondan bir sonuç çıkacak diye düşünenlerin sayısının oldukça az olduğunu belirtti. Kandil’in bu süreçte talepsiz bir denklemden çıkmasının da pek olası görünmediğini ifade etti. Bu durum, toplumda belirsizlik ve güvensizlik yaratmaya devam ediyor.
Fatih Altaylı’nın bu açıklamaları, Türkiye’deki siyasi tartışmaların derinliğini ve karmaşıklığını gözler önüne seriyor. Siyasi figürlerin birbirlerine yönelik sert eleştirileri, toplumun genel yapısında da önemli değişimlere yol açabilir. Özgür düşüncenin engellendiği bir ortamda, toplumun geleceği adına nelerin yapılabileceği ise belirsizliğini koruyor. Altaylı’nın duruşu, birçok kişinin düşüncelerini yansıtırken, siyasi arenadaki tartışmaların ne denli derin olduğunu da gösteriyor.