Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) 97 yaşında.
Kuruluş yıl dönümü aktiflikleri kapsamında bugün Ankara’da program düzenlendi.
Programda, Lideri İbrahim Kalın kıymetli açıklamalarda bulundu.
“Milli İstihbarat Akademisi’nin kuruluşunu gerçekleştirdik”
Kalın, konuşmasında bir muştuyu duyurdu. Yaptığı açıklamada, şu sözlere yer verdi:
“Türkiye’nin istihbarat teorisi ve metodolojisi üzerine kelam sahibi bir ülke olabilmesi gayesiyle Ulusal İstihbarat Akademisi’nin kuruluşunu gerçekleştirdiğimizi ilan etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Sayın Cumhurbaşkanımıza tekrar özel teşekkürlerimi ve şükranlarımı iletmek istiyorum. Ulusal İstihbarat Akademimizi ülkelerde çok sağ hareketler başlıklı birinci kıymetlendirme raporunu da bugün sizlerle paylaşıyoruz. Raporun konusunun seçilmesinde yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın Avrupa’da yükselişe geçen çok faşist ve İslam zıddı hareketlerin amacı olması da belirleyici olmuştur. Kelam konusu hareketler Batı demokrasileri ülkemiz ve dünyanın güvenliği için önemli bir tehdit oluşturmaktadır. Ulusal İstihbarat Teşkilatı’mızın yenilenen internet sitesini de takdim etmekten büyük bir memnuniyet duyduğumu söz etmek isterim.
MİT Akademisi nedir?
9 Şubat 2023 tarihinde kuruluşu gerçekleşen Ulusal İstihbarat Akademisi; istihbarat, güvenlik ve strateji alanlarını kapsıyor.
Lisansüstü eğitim ve bilimsel araştırma faaliyetleri yürüterek Türkiye’de istihbarat alanının bir bilim kolu olarak geliştirilmesine katkı sunacak.
Öte yandan Türkiye’nin istihbarat ve güvenlik alanındaki tezini da güçlendirmeyi hedefliyor.
Kimler başvurabilir?
Akademi bünyesindeki enstitülerde açılacak yüksek lisans ve doktora programlarına, üniversitelerin en az dört yıllık örgün eğitim veren ilgili lisans programlarından mezun olan ve Akademi kaidelerini karşılayan herkes başvurabilecek.
Bu programlarda eğitim gören öğrenciler istihbarat, güvenlik, strateji, bölge çalışmaları, siber güvenlik, uydu-uzay sistemleri, yapay zeka ile data analitiği ve gibisi alanlarda çalışmalarını yürütebilecek.
Bilimsel araştırmalarla proje üretmek hedefleniyor
Akademinin temel faaliyet alanlarından bir oburu ise bilimsel araştırmalar yapmak ve Ar-Ge projeleri geliştirmek ve yürütmektir.
Türkiye’nin stratejik önceliklerini ve gayelerini göz önünde bulundurarak istihbarat ve güvenlik alanlarında araştırmalar yapılması ve projeler üretilmesi, bu alanlarda çalışan akademisyenler ile uygulayıcıların ortak bir platformda buluşmasını sağlayacak nitelikte ulusal ve memleketler arası seviyelerde çalıştay, seminer, konferans, kongre üzere tertiplerin düzenlenmesi hedeflenmektedir.
“Küresel güç istikrarının çok uzağındayız”
Kalın’ın açıklamalarından öne çıkanlar şu biçimde:
İsrail’in Gazze hunharca ataklarında sessizliğe boğulması bu mefluç durumun son örneklerinden biridir. Hudutlarını aşarak diğerlerinin hakkına tecavüz eden her güç, aktör ve siyaset kendi sonunu hazırlamaya başlamış demektir.
Küresel güç istikrarının çok uzağındayız. Ulusal İstihbarat Teşkilatı olarak bu belirsizlik ve hibrit tehditler devrine kendimizi hazırlamak için daima yeni kabiliyetler geliştiriyoruz. Son 4 yılda yaşanan krizler global kırılmaların giderek daha derin ve yıkıcı hale geldiğini gösteriyor.
“Filistin ulusal uzlaşısını sağlamak emeliyle gece gündüz çalışıyoruz”
Adalet herkesin hakkını alması demektir. İki devletli tahlilin İsrail açısından da kalıcı inanç ve istikrar üretecek yegane seçenek olduğuna inanıyoruz.
Saldırıların durması kalıcı ateşkesin sağlanması insani yardımların ulaştırılması esir takası, iki devletli tahlil ve Filistin ulusal uzlaşısını sağlamak hedefiyle gece gündüz çalışıyoruz.
İkinci temel öge olan caydırıcılık bir tehdidi ortaya çıkmadan engelleme kabiliyetine sahip olmaktır. Çok yalın bir biçimde tabir etmek gerekirse caydırıcılık şu demektir; Bir kişi size taş attığında karşıdan kurşun geldiğini bilecek ve daha elini taşa götürmeden iki kez düşünmek zorunda kalacaktır.
“Türkiye’nin bölge ve dünya barışı için vazgeçilmez olduğuna inanıyoruz”
Haksız hiçbir aksiyon karşılıksız bırakılmayacaktır. Devlete ve millete yapılan hiçbir ihanet cezasız kalmayacaktır. Türkiye son yıllarda bilhassa savunma sanayi SİHA ve kritik altyapı teknolojilerinde kendine kâfi caydırıcı ve önleyici bir güç merkezi olmak için kuantum sıçraması yapmış ve tüm ezberleri bozmuştur. Güçlü ve dirençli bir Türkiye’nin bölge ve dünya barışı için vazgeçilmez olduğuna inanıyoruz.
“Stratejik güvenlik başka ülkelerin refahını da gözeten bir yaklaşımı temel alır”
Milletlerin ve ülkelerin özgürlüğünü bağımsızlığını ve egemenliğini garanti altına almayan bir güvenlik mimarisinin adalet inanç ve yapan rekabet üretmesi mümkün değildir. Bu bağlamda stratejik güvenlik yalnızca kendimizin değil öbür ülkelerin güvenlik ve refahını da gözeten bir yaklaşımı temel alır. Bu yüzden temel prensibimiz şudur alanda ve masada kazanmak kıymetlidir, hayatidir, vazgeçilmezdir. Fakat tıpkı formda değerli olan gerçek ve kalıcı zafer zihinleri ve gönülleri kazanmaktır.
