Evlilik Komedisi: Devlet Tiyatroları ve Hüda-Par Tartışması
BirGün yazarı Gözde Bedeloğlu, Devlet Tiyatroları’nda sahnelenen “Karımın Kocası” adlı oyunun isminin Hüda-Par’ın tepkisi sonucu “Evlilik Komedisi” olarak değiştirilmesine sert bir şekilde tepki gösterdi. Bedeloğlu, Devlet Tiyatroları’nın bu adımıyla “ahlaksızlık suçlamasını kabul etmiş gibi” hareket ettiğini belirtti.
Hüda-Par ve Devlet Tiyatroları Arasındaki Çekişme
Gözde Bedeloğlu’nun BirGün gazetesinde yayımlanan yazısında, Devlet Tiyatroları’nın isim değişikliği kararını eleştirdiği belirtiliyor. Bedeloğlu, bu durumu “Devletin tiyatrosu olur mu” sorusunu yeniden gündeme getirdiğini ifade ederek, 2012 yılında dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın tiyatroların özelleştirileceği yönündeki açıklamalarını hatırlattı.
Erdoğan’ın o dönemdeki açıklamalarının Anayasa’nın 64. Maddesi’ne aykırı olduğunu belirten Bedeloğlu, devletin sanatı ve sanatçıyı koruma yükümlülüğünün olduğunu vurguladı. Ancak Türkiye’de kültür ve sanatın desteklenmesi konusunda eksiklikler olduğunu ifade etti.
Devlet Tiyatroları’nın repertuarının siyasi iktidarın etkisi altında olduğunu savunan Bedeloğlu, sansürün her zaman gündemde olduğunu ve devlet memuru olan sanatçıların devlet aleyhine görüş beyan etmelerinin yasak olduğunu belirtti. Bu durumun demokratik bir toplum için kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Devlet Tiyatroları ve Özgürlük
Gözde Bedeloğlu’nun eleştirileri, Devlet Tiyatroları’nın özerkliği ve sanatın özgürlüğü konularında önemli bir tartışma başlattı. Bedeloğlu’nun yazısında vurguladığı gibi, devlet tiyatrolarının siyasi etkilere maruz kalmadan sanatı desteklemesi ve topluma hizmet etmesi gerekmektedir.
Hüda-Par ile Devlet Tiyatroları arasındaki çekişme, Türkiye’nin kültürel ve sanatsal açıdan nasıl bir yol izlediğini gözler önüne seriyor. Bu tür tartışmaların demokratik bir ortamda yapıcı bir şekilde ele alınması ve sanatın özgürlüğünün korunması önemlidir.
Devlet Tiyatroları’nın isim değişikliği kararı, sadece bir oyunun adıyla sınırlı kalmayıp geniş bir tartışma konusu haline gelmiştir. Bu tür olaylar, Türkiye’nin sanat ve kültür alanındaki gelişimini etkileyebilecek önemli adımlardır. Gözde Bedeloğlu’nun eleştirileri, bu konudaki farkındalığı arttırmak adına önemli bir adım olarak değerlendirilmelidir.
