Sürmene ilçesi, Çamburnu Mahallesi Kemerli mevkisindeki kıyıda 2021 yılında “Su Eserleri Üretim ve Yetiştirme Alanı” tesisi projesi yapılmak istendi. Karadeniz Bölgesi’nde etraf sıkıntılarına çizdiği tablolar ile dikkati çeken ressam Gökçe Erhan, deniz ekosistemine ziyan verip, doğal plajın yok olacağı öne sürerek projeye karşı çıktı.
Erhan ile yöre sakinleri, 24 Ekim 2021’de projenin yapılması planlanan kıyıda toplanıp, basın açıklaması yaparak seslerini duyurmak istedi.
Planlanan basın açıklamasına saatler kala Erhan’ın, Gökçesu Mahallesi’ndeki 2 katlı yöresel mimarili konutunda yangın çıktı.
PROJE YARGIYA TAŞINDI
Yangında konutunun kullanılamaz hale gelip, tablolarının da küle dönmesine rağmen Erhan, düzenlenen basın açıklamasına katıldı.
Açıklamasında “Yanan meskenimi tekrar ayağa kaldırabilirim ancak denizi kaybettiğimizde bu geri döndürülemez” diyerek gözyaşı döken Erhan, kurulmasına karşı çıktığı projeyi, yargıya taşıdı.
Trabzon Kent Plancıları Odası Başkanlığı’nın da dahil olduğu süreçte tesisinin imalinin iptali istemi ile Yönetim Mahkemesi’nde dava açıldı.
2 yıl süren davada; projenin uygulanmaya devam edilmesi halinde, telafisi güç yahut imkansız ziyanlara sebebiyet verebileceği kanaatine varan mahkeme, oy birliğiyle yürütmeyi durdurma kararı verdi.
“HUKUKA KARŞITLIĞI AÇIK”
Bilirkişi raporunu karara temel alınabilecek nitelikte bulan mahkeme kararında, “Hukuka karşıtlığı açık olan dava konusu plan değişikliklerinin uygulanmaya devam edilmesi halinde, telafisi güç yahut imkansız ziyanlara sebebiyet verebileceği alışılmıştır. Açıklanan nedenlerle; hukuka tersliği açık olan dava konusu sürecin; uygulanması halinde telafisi güç ziyanlar doğabileceğinden, 2577 Sayılı İdari Yargılama Yol Kanunu’nun 27’nci hususu uyarınca teminat alınmaksızın dava sonuçlanıncaya kadar yürütmenin durdurulmasına, oy birliğiyle karar verildi” sözlerine yer verildi.
‘BUNUN KARŞISINDA OLMAK DURUMUNDAYDIK’
Gökçe Erhan, “Çamburnu Kıyısı, 2 kilometrelik bir alan. Ancak tersane ve işletmelerle dolu alandan sırf halkın deniz ile buluşabileceği 50 metrelik kumsal alan kaldı. İki yıl evvel burada bir proje yapılmak istendi. Bu proje ile plaj betonlaştırılacaktı. Bu projede, balık yavrulama havuzları ve balık kesim alanları vardı. Halk olarak bunun karşısında olmak durumundaydık. Çamburnu Kültür ve Sanat Derneği, Çamburnu Kültür ve Yardımlaşma Derneği ile muhtarımızla bu alanın halkın kullanımı açısından ne kadar değerli olduğunu, tarihi ve kültürel bir paha taşıdığını her fırsatta lisana getirmeye çalıştık. Tesisin istihdam yaratması olumlu görünse de çevresel manada sıhhati bozacağı ve bizim denizle buluşma özgürlüğümüzü büsbütün ortadan kaldıracağı sorunu ile karşı karşıyaydık. 2 yıldır bu çabayı sürdürdük” dedi.
‘DOĞA İLE BARIŞIK HALDE, ÜRETEREK VAR OLMALIYIZ’
Planlanan projelerin tabiat ile barışık olması gerektiğini söyleyen Erhan, “Başvuru yaptığımız Kent Plancıları Odası, bir rapor hazırladı. O raporda kıyının bu türlü bir yapılaşmaya katiyen müsait olmadığı ortaya çıkınca dava açıldı. Ben de halkın ilgisini toplayabilmek maksadıyla tüm varlığımla orada bulundum. Kıyıda nöbet tuttum, çöp topladım. Çöp toplarken de halkı etraf konusunda hassas olmaya davet ettim. Bu çaba lehimize sonuçlandı. Trabzon Kent Plancıları Odası’na teşekkür ediyorum. Denizler hepimizin; ülkemizin kalkınması için yapılacak olan her projeye takviye olmalıyız. Lakin istiyoruz ki tabiat ile barışık, insan haklarına saygılı projeler yapılsın. Tabiat ile savaşarak, onu yok ederek değil. Tabiat ile barışık bir formda, üreterek var olmalıyız” diye konuştu.
