İmamoğlu’nun Diploması İptal Edildi: Siyasi Geleceği Tehlikede mi?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasının iptal edilmesi, yalnızca Türkiye’de değil, dünya genelinde geniş yankı uyandırdı. Uluslararası medya, İstanbul Üniversitesi’nin bu kararını, İmamoğlu’nun siyasi kariyeri açısından kritik bir dönüm noktası olarak değerlendirmekte. Özellikle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı güçlü bir muhalefet figürü olarak görülen İmamoğlu’nun geleceği bu karar ile sorgulanmaya açıldı.
İstanbul Üniversitesi’nin Kararı ve Gerekçeleri
İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu, İmamoğlu’nun 31 yıl önce aldığı diplomasını iptal etme kararı aldı. Rektör Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar başkanlığındaki kurulum, İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu 28 kişinin diplomalarının “yokluk” ve “açık hata” gerekçeleriyle geri alınmasına karar verdi. Bu durum, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’na (YÖK) bildirileceği belirtildi.
İlk olarak, İmamoğlu’nun sahip olduğu diploma ile ilgili şüphelere neden olan “usulsüz yatay geçiş” iddiaları, tekrar gündeme geldi. 1990 yılında, 38 öğrencinin İşletme Fakültesi’nin İngilizce programına geçiş yapmasının ardından, bu durumun hukukî geçerliliği sorgulanır hale geldi.
Uluslararası Medyanın Tepkisi: Türkiye’nin Siyasi Dinamikleri Sarsılacak mı?
Uluslararası haber ajansları, İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesini, Türkiye’deki siyasi baskıların artmakta olduğu bir dönemdeki önemli bir gelişme olarak yorumladı. Reuters, “Yükseköğretim Kurulu (YÖK) yönetmeliklerine aykırılıklar” gerekçesiyle alınan bu kararın, muhalefet üzerindeki baskının bir yansıması olduğuna dikkat çekti.
Özellikle Bloomberg, İmamoğlu’nun 2019 seçimlerinde Erdoğan’ın desteklediği adayı mağlup etmesinin ardından, büyük bir siyasi figür haline geldiğini belirtti. Ancak alınan bu kararın, İmamoğlu’nun siyasi kariyerinde yeni zorluklar yaratabileceğini vurguladı.
Associated Press (AP), İmamoğlu’nun diplomasının iptalini, Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde karşılaşacağı güçlü bir rakibi etkisiz hale getirmeye yönelik bir hamle olarak değerlendirdi. Bu gelişme, yaklaşan seçimlerdeki stratejik önemiyle dikkat çekiyor.
İmamoğlu’na Yönelik Siyasi Soruşturmalar
İmamoğlu hakkında başlatılan soruşturma, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülmekte. Başsavcılık, diplomanın sahte olduğu iddiaları üzerine, İmamoğlu’nun ifadesini almak üzere savcılığa davet etti. İmamoğlu’nun avukatları, YÖK’ün, 1991 yılındaki tanıma kararının geriye yürütülemeyeceğine dair detayları paylaşarak durumu savunmaya çalıştılar. Bu aşamada, hukuki süreçlerin nasıl ilerleyeceği belirsizliğini koruyor.
İmamoğlu, ilk tepkisinde, İstanbul Üniversitesi yönetiminin böyle bir kararı alma yetkisinin olmadığını, kararı sadece işletme fakültesinin verebileceğini ifade etti. Avukatları ise üniversite yönetiminin yetki gaspı yaptığını, bu kararın yok hükmünde olduğunu belirtti.
Hukuki Süreç ve Sonuçları
İmamoğlu’nun diplomasının iptaline itiraz etmesi bekleniyor. Bu süreç, Anayasa Mahkemesi’ne kadar uzanabilir. Eski Danıştay Üyesi Prof. Ali Uzun, 34 yıl önce yapılan bir yatay geçişin ve ardından gelen diplomanın iptalinin hukuken mümkün olmadığını savundu. Bu durum, İmamoğlu’nun siyasi kariyerini doğrudan etkileyebilir.
İmamoğlu’nun durumu, sadece kendisi için değil, Türkiye’deki muhalefetin geleceği için de önemli bir test niteliği taşıyor. Dünya çapında medyanın geniş bir şekilde ele aldığı bu olay, Türkiye’deki siyasi dinamiklerin nasıl şekilleneceğine dair birçok soruyu da beraberinde getiriyor.
Bu gelişmeler ışığında, İmamoğlu’nun önümüzdeki süreçte nasıl bir yola gireceği ve bu durumu nasıl yöneteceği, hem Türk siyaseti hem de uluslararası kamuoyu açısından merakla bekleniyor.