Kahramanmaraş sarsıntısında en fazla yıkım Hatay’da gerçekleşti.
Hatay’da yaşayan binlerce vatandaşın meskeni yıkılırken, depremzedeler farklı kentlerde hayat kurmaya başladı.
Bu kapsamda da Eskişehir’e yerleşen birçok depremzede, burada yeni iş yerleri açıyor.
Özellikle restoran açan Hataylı depremzedeler, kentteki yemek kültürüne değerli manada katkıda bulundu.
bölgesinden gelen vatandaşların açtığı kebap ve pide salonları, Eskişehirlilerin damağına hitap ediyor.
“Bocaladılar ancak sonradan bizim yemek kültürüne alıştılar”
İskenderun ilçesinden zelzele sonrası gelen Hüseyin Bediroğlu, Eskişehir’de pide salonu açtı. Kentte alışılmışın dışında, kaytaz böreği ve biberli ekmek üzere birçok eseri pişiren esnaf Bediroğlu, “ İskenderun’dan zelzeleden sonra Eskişehir’e bir yakınımın yanına sığınmak için gelmiştim. Olağan zelzele bölgesi Hatay İskenderun çok berbat bir durumdaydı.
Düzelmediği için de mecbur burada kalmak zorunda kaldık. Ben Hatay İskenderun’da da tıpkı bu işi yapıyordum. Burada da hayat bir biçimde devam edecek mecbur. Burayı açtık, burada çalışıyoruz artık. Buradaki halk da ilgi gösterdi, sağ olsunlar bizlere de sahip çıktılar aslında. Bir de buranın yemek kültürüne bizim kültürü de getirmek istedik. Evvelce biraz şey oldu, bocaladılar lakin sonradan bizim yemek kültürüne de alıştılar ve herkes de itina ile gelip soruyor. Bunu da yapacak mısınız? Araştırdık işte sizin kentinizde bu varmış. Bunu yapacak mısınız? Yeni tatlar da istiyorlar. Esasen biz de oradaki yaptığımız eserleri burada da çıkartmaya başladık, çabucak hemen oradaki eseri de oradan getiriyoruz.
Hem oradaki halkımıza dayanak hedefli hem burada olmayan şeyler var. Mesela baharat çeşitleri çökelektir falan onları da oradan getiriyoruz. Salçamız falan mesken yapımız salçalar var, orada oradaki insanlara da bir katkımız olsun diyerekten. Halkla da kaynaştık. Aslında buranın halkı çok sıcakkanlı yani yardımseverler bu türlü bir de biliyorlar nasıl geldiğimizi. Bize güzel davrandılar. Şu anda da güya yıllardır buradaymışız üzere hissettik. Yani mesela bizim oranın katıklı ekmek deriz bir biberli ekmeğimiz bizim Hatay yöresine aittir, bunu getirdik. Onun yanında mesela burada bu türlü küçük pideler yok. Bu türlü ıspanaklı çökelekli pidelerimiz var.” dedi.
“Yemek kültürümüzü de gittiğimiz kente de götürelim dedik”
Pidelerin gereçlerini Hatay’dan getirdiğini ve böylelikle daha lezzetli olduğunu Hüseyin Bediroğlu, şöyle devam etti:
“Çökeleği falan da Hatay’dan getirtiyoruz. Farklı bir lezzet, daha hoş lezzetli oluyor. Onun yanında kaytaz böreğimiz var şu an elimizde yok. Hatay’ımıza ilişkin kaytaz böreği. İşte konuklarımıza, müşterilerimize sunuyoruz. İçli köftemiz var, içli köftemizi yapıyoruz burada. Bir ilgi var yani. Zira burada o denli bir kültür yoktu artık alıştılar. Tanım soran oluyor mesela etli pide hazırlıyorlar burada kendileri biz de şey yapıyoruz mesela oradaki tanımı kendilerine veriyoruz ortaya çok hoş bir şey çıktığı için etli pide bu türlü miymiş diye soranlar var. Evet diyoruz yani etli pide bu. Oradaki iş yerimiz yıkıldı.
Tabii biz kentte orada çadırda, konteynerde falan hayatı idame etmeye çalıştık. Fakat artık orada durumlar biraz problemli. Düzelene kadar dedik biz bu işi uğraşımızı edeceğiz. Hem de yemek kültürümüzü de gittiğimiz kente de götürelim dedik. Tıpkı işi geldim yaptım. Lakin biz kendi ayağımızın üzerinde durup kendi lezzetlerimizi de buraya getirelim, halkla kaynaşalım artık buranın bizde bir kesimi olalım diye uğraşımızı burada devam ettiriyoruz.”
“Eskişehir halkına, buradaki Hataylı hemşehrilerimize sunuyoruz”
Hatay’da yakalandığı zelzelenin akabinde dükkânı yıkılan Murat Çelik de Eskişehir’de kebap salonu açıp hizmet vermeye başladı. Eskişehir’deki halkın kendilerini benimsediğine bahseden Çelik, “Depremin üzerinden neredeyse çabucak hemen Şubat ayında bir yıl olacak. Makus bir felaket yaşadık. Eskişehir’e yerleştik. Eskişehir’de burada kendi hayatımızı kurmaya çalıştık. İskenderun’da yapmış olduğumuz işimizi buraya taşıdık. halkı da bizden pek mutlu. İskenderun’da yapmış olduğumuz lezzetli yemeklerimizi buraya taşıdık Hatay’a mahsus baharatlarımızla birlikte.
Eskişehir ismine hoş hizmet vermeye devam edeceğiz. Oradaki işimiz buydu. Dükkânımız yıkıldıktan sonra buraya gelme üzere fikrimiz oldu. Geldik burada hayatımızı devam ettiriyoruz. Bütün lezzeti buraya taşıdık diye düşünüyorum. Yani oradaki kebabın birebirini burada Eskişehir halkına, buradaki Hataylı hemşehrilerimize sunuyoruz. İşte salçasından olsun, baharatından olsun, yaprak biberinden Hatay’a mahsus sosumuzdan olsun lavaşı dâhil buraya Eskişehir halkıyla tanıştırdık. İskenderun’da yaptığımız hoş lezzetli yemeklerinin birebirini buraya taşıdık, kimsenin kuşkusu olmasın.
Eskişehir’de lavaş ekmeği yoktu, problemli. Adana’dan yapanlar tırnaklı pide oluyor lakin bizim İskenderun’daki bilhassa lavaş ekmeğimiz olmazsa olmazımız. O durumu buraya taşıdık, dürüm olsun, tabak servis olsun bütün hoş şeyler, hoş lezzetler buraya taşıdığımızı düşünüyorum. Yetişemediğimiz müşterilerimiz oluyor, şikâyetler alıyoruz. O da yetişemediğimizden oluyor. Lezzet açısından hiçbir şikâyetim yok çok şükür. Sıcak karşıladılar. Bize kucak açtılar sağ olsunlar. Eskişehir halkı olsun, Hataylı İskenderunlu hemşehrilerimiz olsun, Mardin’de hemşehrilerimiz olsun bizi desteklediler, teşekkür ederim hepsine başka ayrı teşekkür ederim.” dedi.
Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)
