Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği ve 300’den fazla kişinin yaralandığı tren kazasına ait 13 sanığın yargılandığı davanın 18. duruşması Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmaya, tutuksuz sanıklar Çerkezköy Yol Bakım ve Tamir Şefi Özkan Polat, Köprüler Şefi Çetin Yıldırım, Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, sınır bakım tamirat memuru Celaleddin Çabuk, TCDD Üst Yapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Levent Kaytan, Altyapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras, yol kontrolörü Burhan Ortancıl, Bakım Servis Müdürü Mümin Karasu, Bakım Servis Alanlarından Sorumlu Müdür Yardımcısı Levent Meriçli, TCDD 1. Bölge Müdürü olarak vazife yapan Nihat Aslan, mühendisler Tevfik Baran Lider, Deniz Parlak ve Kubilay Diğere, kazada ölenlerin yakınları ve yaralananlar ile tarafların avukatları katıldı.
Duruşma, mahkemeye sunulan evraklar ve temel hakkındaki mütalaanın tez makamı tarafından tekrar okunmasıyla başladı.
Önceki duruşmada Cumhuriyet savcısı temel hakkındaki son görüşünde, tutuksuz 13 sanığın tamamının “birden fazla kişinin vefatına ve yaralanmasına neden olma” hatasından cezalandırılmasını, Karasu, Kurt ve Polat’ın üzerlerine atılı hatanın vasıf ve mahiyeti, mevcut kanıt durumu, üzerlerine atılı hata için öngörülen ceza ölçüsü dikkate alındığında isimli denetim kararlarının yetersiz kalacak olmasından farklı başka tutuklanmalarını istemişti.
Daha sonra kazada yakınlarını kaybedenlere kelam verildi.
“ÖLENE KADAR ACISIYLA YAŞAYACAĞIM”
Kazada kızını kaybeden Aysun Köse, yıllardır tıpkı acılarla yaşadıklarını belirterek, “Ölene kadar onun acısıyla yaşayacağım. Tıpkı ihmaller devam ettiği sürece oburlarının da canı yanacak. Hatalıların en ağır biçimde ceza almasını talep ediyorum” dedi.
Eşini kaybeden Ekrem Tuna ise kazadan sonra ruhsal tedavi görmeye başladığını aktararak, “Makinistler kazadan sonra tanınmamak için kaza alanını terk ettiler. Tanınmamak için kıyafetlerini değiştirmeye çalıştılar. Biz çok büyük acılar yaşadık” sözlerini kullandı.
Kazada oğlunu kaybeden Fatma Şahin de hatalıların artık cezasız kalmaması için kararın verilmesi gerektiğini lisana getirdi.
29 ŞUBAT’A ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklar hakkındaki isimli denetim önlemlerinin devamına, dava konusu evrakın kapsamlı olması, temel hakkında beyan ve savunmaların çok sayıda olması, mahkemeye ibraz edilen kimi evrakların ve kelamlı beyanların değerlendirilmesinin mecburî olmasının gerektiği konuları dikkate alınarak belgenin incelenmesine karar verip duruşmayı 29 Şubat’a ertelendi.
Öte yandan, duruşma öncesi Bulvar Yolu Santral Işıklar mevkisinde toplanan küme, ellerindeki dövizlerle slogan atarak Çorlu Halk Eğitim Merkezi önüne geldi.
Kazada kızı, kardeşi ve yeğenini kaybeden Zeliha Alım, gazetecilere yaptığı açıklamada, bugün davadan herkesin beklediği kararın çıkmasını duymak istediklerini söyledi.
Kazada oğlu ve kocası ömrünü yitiren Mısra Öz de hatalıların gerekli cezaları almalarını istediklerini lisana getirdi.
NE OLMUŞTU?
Uzunköprü-İstanbul seferini yapan yolcu treninin 8 Temmuz 2018’de Çorlu yakınlarında vagonlarından kimilerinin devrilmesi sonucu 25 kişi hayatını yitirmiş, 340 kişi yaralanmıştı.
Davanın iddianamesinde, “kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu” bulundukları gerekçesiyle sanıklar Turgut Kurt, Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Celaleddin Çabuk’un “birden fazla kişinin vefatına ve yaralanmasına neden olma” kabahatinden 2 yıldan 15 yıla kadar mahpusla cezalandırılması istenmişti.
9 Eylül’de de Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan uzman raporları ve kıymetlendirme sonucunda soruşturmanın genişletilmesine karar verilmiş, bu kapsamda birebir hatadan Nihat Aslan, Levent Meriçli, Mümin Karasu, Levent Kaytan, Nizamettin Aras, Burhan Ortancıl, Tevfik Baran Lider, Deniz Parlak ve Kubilay Obura hakkında Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı.
Dava kapsamında TCDD 1. Bölge Müdürlüğü’nde Bakım Servis Müdürü olan Mümin Karasu 10 Ekim 2022’de tutuklanmış, tutukluluğuna yapılan itiraz üzerine Çorlu 2. Ağır Ceza Mahkemesince 25 Kasım 2022’de hakkında yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliye edilmişti.
