Temajet © 2021. Tüm hakları saklıdır.

Sokak Haber

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Güncel
  4. »
  5. Ayrıcalıklı Araçlar: Halkın Değil, Seçkinlerin Tercihi

Ayrıcalıklı Araçlar: Halkın Değil, Seçkinlerin Tercihi

Haber Merkezi Haber Merkezi - - 4 dk okuma süresi
0

“`html

Beşiktaş’taki Lüks Araç Skandalı: Çakar Tertibatı ve Menzil Bağlantısı

İstanbul’un hareketli semtlerinden Beşiktaş’ta, emniyet şeridinde ilerleyen 34 GH plakalı lüks bir araç sosyal medyanın gündemine oturdu. Görüntülerde, araçta bulunan sürücünün “tahsisli” olarak kendini savunması ve aracın geçmişte Menzil cemaatine bağlı bir liderle aynı karede yer aldığı ortaya çıkması, kamuoyunda büyük bir tartışma yarattı. CHP İstanbul Milletvekili Ali Gökçek’in konu hakkında yaptığı açıklamalar, durumu daha da çarpıcı hale getirdi.

Skandalı Gündeme Taşıyan Görüntüler

Beşiktaş’ta yoğun bir akşam trafiğinde, bir motosiklet sürücüsü tarafından kaydedilen görüntülerde, emniyet şeridinde ilerleyen lüks araç dikkat çekti. Araç, çakar kornasıyla trafikte rahatça ilerlerken, sürücüsü motosikletli sürücüye “görevli misiniz? görev emriniz var mı?” sorularına “tahsisli” yanıtını vererek tepki gösterdi. Bu durum, sosyal medya kullanıcıları arasında büyük bir tartışma başlattı.

Araçta bulunan kadın sürücünün, Menzil cemaatine ait olduğu iddia edilen bir araç kullandığı ve bu aracın Menzil’in önde gelen isimlerinden Muhammed Fettah tarafından da kullanıldığı tespit edildi. Bu bilgi, durumu daha da ilginç hale getirirken, sosyal medyada büyük bir yankı uyandırdı.

Siyasi Tepkiler ve Eleştiriler

CHP İstanbul Milletvekili Ali Gökçek, olayla ilgili Meclis’e taşıdığı gündemde, bu tür araçların halkı değil, ayrıcalığı taşıdığını vurguladı. Gökçek, “Devlet, tarikatlar, çeteler ve yandaş sermaye arasında paylaştırılıyor. Bu yalnızca bir çakar meselesi değil, bir rejim sorunudur” ifadelerini kullandı. Gökçek’in bu sözleri, Türkiye’deki dini yapılarla devlet arasındaki ilişkilere dair önemli bir tartışma başlattı.

Laiklik ve Hukuk Devleti İlkeleri İhlal Ediliyor

Olayın bir diğer boyutu, hukukçuların ve uzmanların konuyla ilgili değerlendirmeleri oldu. Avukat Kardelen Süreyya Yarlı, tarikat mensuplarının ya da dini yapılarla ilişkili kişilerin bu tür yetkileri kullanmasının yalnızca trafik güvenliğini tehdit etmediğini, aynı zamanda anayasanın laiklik ve hukuk devleti ilkelerine de ciddi bir ihlal teşkil ettiğini ifade etti. Yarlı, bu durumun toplumda yarattığı güvensizliğe ve devletin tarafsızlığına gölge düşürdüğüne dikkat çekti.

Sosyal Medyada Tepkiler Çığ Gibi Büyüdü

Sosyal medya kullanıcıları, olayın detaylarını öğrendikçe tepkilerini dile getirmeye başladı. Bazı kullanıcılar, bu tür uygulamaların toplumda derin yaralar açtığını ve devletin vatandaşlarına eşit mesafede durması gerektiğini savundu. Diğerleri ise, bu tarz ayrıcalıkların ne kadar yaygın olduğuna dair endişelerini paylaştılar. Olay, birçok kişi için “devletin nasıl yönetildiğine” dair bir ayna oldu.

Sonuç: Beklenmedik Bir Olayın Arkasındaki Gerçekler

İstanbul Beşiktaş’ta yaşanan bu olay, sadece bir araç ile ilgili basit bir mesele olmaktan öte, Türkiye’deki güç dinamiklerinin, tarikatların ve devlet ilişkilerinin sorgulanmasına yol açan bir durum haline geldi. Kamuoyunun dikkatini çeken bu skandal, aynı zamanda, toplumda adalet ve eşitlik konusundaki hassasiyetin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu tür olayların yaşanmaması için toplumun her kesiminden bireylerin duyarlı olması gerekiyor. Zira, bir ülkenin geleceği, adalet ve eşitlik üzerine inşa edilen bir yapıya dayanmalıdır.

“`

İlgili Yazılar