Gözaltına Alınan Avukat Rezan Epözdemir’in Tutuklanma Süreci

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen rüşvet, FETÖ/PDY’ye yardım ve siyasal askeri casusluk iddialarıyla ilgili iki ayrı soruşturma kapsamında, ünlü avukat Rezan Epözdemir, 10 Ağustos’ta evinde gözaltına alındı. Gözaltı süreci sonrasında, Epözdemir “rüşvete aracılık etmek” suçlamasıyla sabaha karşı tutuklandı. Ancak Hâkimlik, savcılığın “devletin gizli bilgilerini temin etme” ve “FETÖ’ye yardım etme” iddialarının yurt dışı çıkış yasağı talebini reddetti.

Soruşturmanın Detayları ve Tanık İfadeleri

Rüşvet suçu kapsamında yapılan soruşturma, tanık A.D.’nin ifadesiyle daha da derinleşti. A.D., Epözdemir’in rüşvet aldığına dair üç ayrı olaydan bahsetti. Tanık, Epözdemir’in vekalet ilişkisi bulunmayan bir davada, tahliye işlemi karşılığında 150 bin dolar rüşvet aldığını iddia etti. Bu rakamın, tahliye öncesinde 75 bin doları ve tahliye sonrasında kalan 75 bin doları içerdiği belirtildi. Ayrıca, dosya kapsamındaki WhatsApp kayıtlarının da bu rüşveti doğruladığı öne sürüldü.

Gözaltına alınan avukatın, Bakırköy Adliyesi’nde görev yapan eski savcı Cengiz Çallı’nın katibi Kürşat Yılmaz ise etkin pişmanlıktan yararlanarak serbest bırakıldı. Avukat Epözdemir’in savcılıktaki ifadesinin ardından, üzerine atılı rüşvet suçundan tutuklanmasına karar verildi.

Epözdemir’in Savunması ve Emniyet Süreci

İddialara göre, Rezan Epözdemir emniyette “susma hakkını” kullandı. Gazeteci İsmail Saymaz’ın paylaştığı bilgilere göre, Epözdemir’in avukatları, müvekkillerinin ifadesinin alınmadığını, doğrudan savcılığa sevk edildiğini açıkladı. Bu durum, avukatın savunma hakkının ihlal edildiği şeklinde yorumlandı.

Soruşturma süreci boyunca, Epözdemir’in cep telefonunun şifresini vermemesi, iktidar cephesinde de tartışmalara neden oldu. Eski AKP milletvekili Şamil Tayyar, Epözdemir’in şifre vermemesiyle ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Tayyar, bu durumun yargıyı etkileyebileceğine işaret etti.

İktidar Cephesinden Gelen Tepkiler ve Gelişmeler

Rezan Epözdemir’in gözaltına alınması ve tutuklanması, iktidar cephesinde büyük bir rahatsızlık yarattı. Eski AKP milletvekili Metin Külünk, Epözdemir’in durumu nedeniyle Ankara’da bazı çevrelerde bir telaş olduğunu söyledi. Külünk, “Bu şahsın avukatlık kimliği ve kurduğu iletişim ağı, yargının bu soruları sorma hakkını ortadan mı kaldıracak?” diyerek sert bir eleştiride bulundu.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum da “hatırlı” isimlerin soruşturmayla ilgili devrede olduğunu iddia ederek dikkat çekti. Uçum’un ardından gelen diğer açıklamalarla birlikte, Epözdemir’in durumu, iktidar içinde bir krizin habercisi oldu. Bu durum, yargının bağımsızlığı ve adalet kavramlarının sorgulanmasına neden oldu.

Sonuç ve Gelecek Beklentileri

Rezan Epözdemir’in gözaltı ve tutukluluk süreci, hukuk sisteminin işleyişine dair birçok sorunu gündeme getirdi. Soruşturmanın ilerleyen aşamaları, hem kamuoyunu hem de siyasi çevreleri yakından ilgilendiriyor. Önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak yeni gelişmeler, bu sürecin seyrini belirleyecek gibi görünüyor.

Özellikle tanık ifadeleri ve elektronik delillerin durumu, Epözdemir’in kaderini belirlemede etkili olacak. Dolayısıyla, bu olaya dair gelişmeler, yargının bağımsızlığı ve adil yargılanma hakkı açısından büyük bir önem taşıyor.