Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack‘ın, Suriye hakkında yaptığı açıklamaların, özellikle “Suriye’de federasyon değil ama onun biraz altında bir yapı düşünülmeli” ifadesinin, Ankara’da önemli bir rahatsızlık yarattığını vurguladı. Selvi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 26 Ağustos Malazgirt Zaferi’nin yıl dönümünde sarf ettiği “Kılıç kınından çıkarsa kelama yer kalmaz” sözlerinin, Türkiye’nin Suriye’deki SDG-PKK unsurlarına yönelik askeri operasyon yapma kararlılığını gösterdiğini belirtti.
ABD Elçisinin Açıklamaları Ankara’da Endişe Yarattı
Selvi, ABD elçisi Tom Barrack’ın Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdi ile yaptığı son görüşmeye dikkat çekerek, Barrack’ın daha önceki “Tek millet, tek halk, tek ordu ve tek Suriye” söyleminin yerini, son zamanlarda “Suriye’de federasyon değil ama onun biraz altında bir yapı düşünülmeli” ifadesine bıraktığını ifade etti. Bu değişim, Barrack’ın kişisel görüşü mü, yoksa ABD’nin Suriye politikasındaki bir değişikliğin habercisi mi olduğu hakkında yorum yapmak için biraz daha beklemek gerektiğini belirtti. Selvi, “ABD elçisinin bu yaklaşımı Ankara’da rahatsızlık meydana getirdi,” dedi.
Erdoğan’ın “Kılıç” Uyarısı Kimlere Yönelik?
Selvi, Erdoğan’ın Malazgirt Zaferi dolayısıyla yaptığı konuşmada kullandığı “Kılıç kınından çıkarsa kaleme ve kelama yer kalmaz” ifadesinin, yalnızca SDG’ye yönelik olmadığını, aynı zamanda Suriye üzerindeki hesapları olan tüm aktörlere verilmiş bir uyarı olduğunu vurguladı. “Suriye’de Esed rejimine son veren Erdoğan, SDG’ye eyvallah eder mi? SDG-PKK’ya yönelik operasyon Erdoğan’ın bir işaretini bekliyor,” ifadeleriyle, Türkiye’nin kararlılığını dile getirdi.
Kum Saati Dolmaya Başladı: Türkiye’nin Suriye Politikasındaki Gelişmeler
Abdulkadir Selvi, Türkiye’nin Suriye’de “sabretmesinin” bir zafiyet olmadığını, aksine ABD ile Türkiye’nin yeni Suriye perspektifinin uyumlu olduğunu belirtti. “Bu konsensusu bozmamaya özen gösteriyoruz. ABD yanımızdayken karşımıza almak istemiyoruz. Bu reel politiğe uygun olmaz,” diyerek, Türkiye’nin stratejik duruşunu açıkladı. Selvi, Türkiye’nin hem sözlü hem de sahadaki eylem düzeyine göre hareket ettiğini vurguladı ve “Kum saati dolmaya başladı,” ifadeleriyle zamanın önemine dikkat çekti.
Bu gelişmeler, Türkiye’nin Suriye politikasında yeni bir dönemin habercisi olabilir. Hem iç politikada hem de dış politikada önemli değişimlerin yaşandığı şu günlerde, Erdoğan yönetiminin Suriye’ye yönelik askeri ve diplomatik adımlarının nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor. ABD’nin politika değişiklikleri ve bu değişikliklerin Türkiye üzerindeki yansımaları, bölgedeki dengeleri de etkileyebilir. Türkiye’nin bu süreçte nasıl bir strateji izleyeceği, hem uluslararası ilişkilerde hem de iç politikada büyük önem taşıyor. Sonuç olarak, Türkiye’nin Suriye’deki durumu, hem bölgesel hem de küresel ölçekte tartışmalara yol açmaya devam edecek gibi görünüyor.