teknolojisi, artık hayatımızın her alanına girmiş durumda, O denli ki, yüz ve ses tanımlama ile kendi kopyamızı bile ekran karşısında konuşturabiliyoruz.
Bunun bir örneği, Gazi Üniversitesi’nin yapay zeka bahisli etkinliğinde gerçekleştirildi.
Mimar Kemaleddin Konferans Salonu’nda düzenlenen konferansa, Rektör Musa Yıldız’ın yanı sıra Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Ahmet Yozgatlıgil, Gazi Üniversitesi Yapay Zeka Merkezi Yöneticisi Prof. Dr. Erdem Sağıroğlu, yapay zeka uygulamaları geliştiren kesim temsilcileri, akademisyenler, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Rektörün yapay zeka ile hazırlanan konuşması izletildi
Konferansın açılışında konuşan Rektör Yıldız, iştirakçileri selamlamasının akabinde “Konuşmama üretken yapay zeka ile devam edeceğim.” diyerek kelamı yapay zekaya bıraktı.
Daha sonra Yıldız’ın yapay zeka manzara ve ses sürece teknolojilerinin kullanılarak hazırlanan konuşması, konferans salonunda perdeden izletildi.
Bu konuşmasında Yıldız, yapay zekanın çağın en heyecan verici ve süratle gelişen alanlarından biri olarak karşılarında durduğunu, teknolojinin yalnızca birkaç yıl içinde hayat biçimini, iş dünyasını ve eğitimi kökten değiştirebilecek bir potansiyele sahip olduğunu belirtti.
“Bu teknoloji, insanlığa katkı sağlamalı”
Yıldız, şöyle konuştu:
Günümüzde, yapay zeka yalnızca teknoloji dünyasının sonlarını zorlamakla kalmıyor, birebir vakitte iş dünyasını dönüştürüyor ve eğitimde yeni imkanlar sunuyor. Bu teknoloji, sıhhat hizmetlerinden ulaşıma, finanstan güvenliğe kadar birçok alanda ihtilal yaratabilecek potansiyele sahip. Fakat, bu büyük potansiyel ile birlikte sorumlulukları ve etik sıkıntıları de beraberinde getiriyor. Yapay zeka uygulamaları şeffaflık, güvenlik ve data saklılığı üzere mevzularda titizlikle ele alınmalıdır. Bu teknolojinin insanlığa katkı sağlaması için toplumların bu gelişmelere etik ve sorumlu bir yaklaşım sergilemesi gerekmektedir.
Bugün burada, yapay zeka alanında son gelişmeleri, uygulamaları ve gelecekte bizi bekleyen imkanları tartışmak ve bu teknolojinin toplumsal tesirlerini anlamak için bulunuyoruz. Birlikte, yapay zeka dünyasının parlak ve heyecan verici geleceği hakkında düşünmek, fikir alışverişinde bulunmak ve toplumlarımıza nasıl katkı sağlayabileceğimizi araştırmak için buradayız.
“Artık hiçbir şey eskisi üzere olmayacak”
Gazi Üniversitesi Yapay Zeka Merkezi Yöneticisi Prof. Dr. Sağıroğlu da yapay zekanın bugüne kadar beklediğinden daha süratli bir gelişim gösterdiğini kaydetti.
Bu alandaki çalışmaların dar yapay zekadan üretken yapay zekaya, üretken yapay zekadan ise genel yapay zekaya geçtiğini lisana getiren Sağıroğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
Artık hiçbir şey eskisi üzere olmayacak. Teknoloji eğitimi yapan üniversiteler artık sunuculara taşınacak, sınıf eğitimleri şahsî sanal eğitime dönüşecek, iş ve süreçler otomatikleşecek ve zekileşecek, para yerini dijital varlıklara bırakacak, avatar arkadaşlıklar daha süratli yaygınlaşacak, dünyanın ortak lisanı olan matematik ile herkes herkesle yapay zeka modelleri üzerinden anlaşıp, birbirini anlayıp konuşabilecek, her alana mahsus yeni tahliller yahut uygulamalar geliştirmek mümkün olacak. Korkarım üniversiteler kapatılacak. İşsiz kalan öğretim üyeleri olacak, işini seven ve kendini geliştirenler fakat ayakta kalacak.
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Yozgatlıgil ise Türkiye’nin yapay zeka alanında gelişimini sağlamak ve bu alanda bir başkan olmak için gençlerin hakikat formda yönlendirilmesi ve ilham alması gerektiğini söyledi.
Yapay zekanın geliştirilmesi konusunda kâr odaklı şirketlerin dominasyonun da dengelenmesini hedeflediğini vurgulayan Yozgatlıgil,
Bu strateji hem ulusal hem global seviyede kıymetli bir adım olarak görülebilir. ABD ve Çin üzere ülkelerin bu alanda süratli ilerlemeleri bir nevi yeni bir hegemonya yarışını andırıyor. Türkiye bu durumda yapay zekanın geliştirilmesi ve uygulamasında değerli bir role sahip olmayı hedefliyor.
dedi.
Konuşmaların akabinde Prof. Dr. Sağıroğlu başkanlığında düzenlenen oturumda kesim temsilcileri, yapay zekanın uygulanışlarıyla ilgili sunumlar yaptı.
