Osmaniye’deki Depremzedelerin Zorluğu: Konteyner Kentte Kalanların Hikayesi

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde deprem felaketinin ardından hayatlarını yeniden kurmaya çalışan birçok insan, şimdi de başka bir zorlukla karşı karşıya. 31 Ağustos 2023 tarihinde hak sahibi olmayan depremzedelere, bulundukları konteyner kentten çıkmaları için tebligat gönderildi. Bu durum, birçok aile için yeni bir belirsizlik ve kaygı kaynağı haline geldi. Zeynep Gökciler gibi çaresiz kalanlar, yaşadıkları dramı ve gelecek kaygılarını dile getiriyor.

31 Ağustos’ta Gelen Tebligat ve Korku Dolu Bekleyiş

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde, Kahramanmaraş depremlerinin ardından hayatlarını toparlamak için konteyner kentte yaşamaya başlayan depremzedelere, 31 Ağustos 2023 tarihi itibarıyla, hak sahibi olmadıkları gerekçesiyle burada kalmalarına son verileceği bildirildi. Bu durum, depremzedelerin belirsizlik içinde kalmalarına ve panik yaşamalarına neden oldu. Zeynep Gökciler, 62 yaşında ve yalnız bir dul kadın olarak, bu zor dönemde kimsesizlik ve çaresizlik hissettiğini belirtiyor. Eşini kanserden 25 yıl önce kaybeden Gökciler, çocuklarının da durumu nedeniyle kendisine destek olamadığını ifade ediyor.

Zeynep Gökciler’in Dramatik Durumu

Zeynep Gökciler, konteyner kentten çıkmak zorunda kalmasıyla ilgili duygularını şu şekilde dile getiriyor: “Ben yalnız bir dul kadınım. Rahatsızım. Çocuklarım da var ama herkes evli barklı. Bir oğlum var, o da hapiste. Bana bakan eden yok, ben nereye gideyim? Konteyner kentten de çıkaracaklar.” Zeynep Hanım, sağlık sorunlarıyla da mücadele ettiğinden çalışamadığını ve maddi sıkıntı çektiğini belirtiyor. İki ayda bir aldığı dulluk maaşı ise sadece 2.000 TL ve bu miktar, kiraya mı yoksa kendi ihtiyacına mı harcayacağını düşündürmekte zorlanıyor.

Depremzedelerin Yaşadığı Sosyal İzolasyon

Konteyner kentlerde yaşayan birçok depremzede, Zeynep Gökciler gibi benzer sorunlarla karşı karşıya. Onlar da yalnızlık, çaresizlik ve sosyal izolasyon hissi yaşıyorlar. Deprem sonrası devletin sunduğu yardımlar, bu kişilerin ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayamıyor. Zeynep Hanım, sadece bir iki odadan oluşan basit bir evin kendisi için yeterli olacağını düşünüyor. “Bana bir iki oda yaptırsalar buraya, yerime bir de mutfak, bir banyo olsa bana yeter, kafama altıma sokarım.” diyerek, aslında ne kadar basit bir yaşam istediğini belirtiyor.

Yetkilere Çağrı: Yardım Beklentisi

Yaşadığı dramı dile getiren Zeynep Gökciler, yetkililerden yardım bekliyor. Onun gibi birçok depremzedeye yardım elinin uzatılması, sadece fiziksel ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda psikolojik olarak da destek verilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Deprem sonrası yaşanan travmaların atlatılması için sosyal destek programlarının artırılması, özellikle yaşlı ve yalnız yaşayan bireyler için hayati bir önem taşıyor.

Sonuç: Dayanışma ve Destek İhtiyacı

Osmaniye’nin Kadirli ilçesindeki konteyner kentte yaşanan bu zorluklar, depremzedelerin sadece barınma değil, aynı zamanda insani ihtiyaçlarının da karşılanmadığını gösteriyor. Zeynep Gökciler ve benzer durumdaki diğer bireyler, devletin ve toplumun dayanışmasına ihtiyaç duyuyor. Bu zorlu süreçte daha fazla destek ve yardıma ihtiyaçları var. Kaldıkları konteynerlerden çıkarılacak olmaları, onları daha da zor bir duruma sokmakta. Bu bağlamda, hem devletin hem de sivil toplum kuruluşlarının, depremzedelere yönelik daha etkili ve kalıcı çözümler üretmesi zaruridir.

Depremzedelerin hikayeleri, yalnızca birer rakam değil; aynı zamanda birer yaşam mücadelesidir. Unutulmamalıdır ki, her birey bir desteğe ve umuda ihtiyaç duyar. Bu zorlu süreçte, herkesin elini taşın altına koyması ve dayanışma örneği göstermesi gerekmektedir.