“`html

Türkiye’nin Demiryolu Geleceği Tehlikede: TCDD’nin Borçları Vahim Bir Noktaya Geldi!

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD), 2024’ü 4,7 milyar TL’lik borçla kapatırken, 2025 yılına girdiğimizde borçlarının artışı durmak bilmedi. İlk dört ayda Hazine’ye olan borcunu 828,6 milyon TL artırarak toplamda 5 milyar 561 milyon 806 bin TL’ye yükseltti. Bu durum, demiryolu sektöründe ciddi endişelere yol açtı ve tartışmaların fitilini ateşledi.

Serbestleşme İddiaları ve TCDD’nin Bölünmesi

1 Mayıs 2013’te çıkarılan 6461 sayılı yasa ile Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleşmesi Kanunu yürürlüğe girdi. Bu yasa, TCDD’nin 14 Haziran 2016 tarihinde ikiye bölünmesine neden oldu ve TCDD Taşımacılık A.Ş. kuruldu. Ancak muhalefet, bu bölünmeyi özelleştirme hazırlığı olarak yorumluyor. TCDD’nin borçlarının artışı, bu iddiaları güçlendiriyor.

2016 yılında TCDD’nin borcu 1,6 milyar TL iken, 2025 yılı itibarıyla bu rakam 5,5 milyar TL’yi aştı. Bu hızlı borç artışı, demiryolu sektöründe geçirilen dönüşüm süreçlerinin ne kadar sorunlu olduğunu ortaya koyuyor. İşte TCDD’nin yıllara göre Hazine borcu:

• 2016: 1 milyar 600 milyon TL
• 2018: 2 milyar 386 milyon TL
• 2020: 3 milyar 369 milyon TL
• 2024: 4 milyar 733 milyon TL
• 2025 (Nisan sonu): 5 milyar 561 milyon TL

TCDD’nin Zararları ve İhalelerle İlgili Skandallar

TCDD’nin 2024 yılında 36,5 milyar TL zarar ettiği belirtiliyor. Ayrıca, 2010-2025 döneminde ihalesiz gerçekleştirilen alımların sayısı ve maliyetleri dikkat çekiyor. Bu süreçte toplam 576 bin alım, doğrudan temin yöntemiyle yapıldı ve bu alımların toplam maliyeti 7,5 milyar TL’ye ulaştı. Bu durum, kamu kaynaklarının nasıl kullanıldığına dair ciddi soru işaretleri doğuruyor.

CHP’li Ulaş Karasu’dan Sert Eleştiriler

CHP Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, TCDD’nin içinde bulunduğu durumu sert bir dille eleştirdi. BirGün gazetesine yaptığı açıklamada, “Cumhuriyetin en önemli kurumlarından biri olan TCDD, AKP’nin elinde her yıl zarar eden bir kuruma dönüştü. Tek misyonu eşe dosta ihaleler dağıtmak ve makam sağlamak olan AKP, liyakatsiz kadrolaşmalar ile TCDD’yi de borç batağına batırdı” dedi.

Karasu, TCDD Genel Müdürü olarak görev yapmış olan İsa Apaydın’ın ticarete atılmasını ve bu dönemde alınan ihaleleri de gündeme getirdi. Sivas YHT hattında yaşanan toprak kaymaları, İzmir-Ankara hattındaki inşaat ve önceki yıllarda yaşanan tren kazaları da eleştirilerinin bir parçası oldu. “Ulaştırma Bakanlığı’nda 21/b ile kapalı kapılar ardında verilen ihaleler devam ediyor. Bu iktidar TCDD’nin hem itibarını hem de güvenilirliğini yerle bir etti” şeklinde konuştu.

Sonuç: TCDD’nin Geleceği Ne Olacak?

TCDD’nin borçlanma süreci, demiryolu ulaşımının geleceği açısından alarm verici bir tablo sunuyor. Muhalefetin eleştirileri, kamu kaynaklarının yanlış yönetildiği ve şeffaflık ilkesinin ihlal edildiği yönünde. Türkiye’nin demiryolu altyapısının güçlendirilmesi ve güvenilir bir ulaşım ağı oluşturulması için acil tedbirlerin alınması gerektiği aşikar. Ancak mevcut tablo, demiryollarının geleceği için kaygı verici bir durum oluşturuyor. TCDD’nin bu borç batağından kurtulması ve yeniden sürdürülebilir bir yapı oluşturması için atılacak adımlar, ülkenin ulaşım politikaları ve ekonomik istikrarı açısından kritik öneme sahip.

“`