**Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü Krizinde Hukukun Rolü**
Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğüne yapılan atamalar ve sonrasında yaşanan hukuksuzluklar, hem akademisyenler hem de geniş bir kamuoyu tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Bu süreçte yaşanan gelişmeler, hukuki bir mücadelenin de fitilini ateşledi. Avukat Fırat Kuyurtar, bu süreci detaylı bir şekilde ele alarak, yaşanan hukuksuzluklara karşı mücadele verdi.
Rektör atamasıyla başlayan süreç, Hukuk ve İletişim Fakülteleri gibi belirsiz kurumların kurulması ve akademik birimlere müdahalelerle devam etti. Kimi eleştiri ve karşı çıkışlara maruz kalanlar, disiplin soruşturmasına uğratılarak görevden alındı veya uzaklaştırıldı. Bu durum, kurumun hafızasını ve kültürünü yok etme amacı güden bir ekip tarafından yönlendiriliyordu.
Ancak, süreç içerisinde yapılan hukuksuzluklara karşı çıkanlar haklı çıktı. Amacın eğitim ve kamu yararını ilerletmek değil, siyasi iktidarın taleplerini yerine getirerek kurumu kontrol altına almak olduğu ortaya çıktı. Bu durumun önemli bir dönüm noktası, Cumhurbaşkanı tarafından atanan rektörün dayanağını oluşturan yasa kuralının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi oldu.
Anayasa Mahkemesi kararına göre, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş için çıkarılan yetki kanunu sınırlarını aşmıştı. Bu nedenle, rektör atamasının hukuksal dayanağı ortadan kalkmış ve yargı kararının yürürlüğe girmesi için belirli bir süre verilmişti.
Bu gelişmelerin hukuki boyutu ve sonuçları oldukça önemli. Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümemesi ilkesi, kazanılmış hakların korunmasını ve toplum huzurunun sağlanmasını amaçlar. Ancak, bu ilke mutlak değildir ve Danıştay ile Yargıtay’ın benzer konularda verdiği kararlar da dikkate alınmalıdır.
Şimdi, Boğaziçi Üniversitesi rektör atama süreci, Anayasa Mahkemesi iptal kararı doğrultusunda yeniden değerlendirilmelidir. Danıştay’ın da bu kararı dikkate alarak rektör atama işleminin iptaline karar vermesi gerekmektedir. Aksi takdirde, hukukun üstünlüğüne ve yargı kurumuna ciddi zararlar verilecektir.
Boğaziçi Üniversitesi rektörlük krizi, hukukun önemini ve gücünü bir kez daha gözler önüne sermiştir. Hukukun üstünlüğüne ve adaletin sağlanmasına olan inançla, bu sürecin adil bir şekilde sonuçlanması ve hukukun gereği olarak uygulanması için mücadele devam etmektedir.
