İyi Genel Lideri Meral Akşener partisinin küme toplantısında konuştu.
Akşener’in gündeminde Genel Lideri Özgür Özel’in telefon göndermesi vardı.
Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şehit haberinin akabinde DÜZGÜN Parti önderi Akşener ile yaptığı telefon görüşmesine değinmiş ve ”Bazı telefonların gelmesi, gelmemesinden daha berbattır. Gelmeyen telefonla gurur duyuyorum” tabirini kullanmıştı.
Özel’e telefon görüşmesi üzerinden yüklendi
Bu kelamlara sert çıkan Akşener, “PKK’lılar herhalde çok keyifli olmuştur” dedi.
Sözlerine devam eden Akşener daha sonra CHP ve DEM Parti ortasındaki ittifak sürecine değindi.
Yerel seçimlere kendi adaylarıyla gireceklerini bir sefer daha vurgulayan Akşener, Düzgün Parti’nin ittifak teklifini kabul etmemesinin kimi şeyleri ortaya çıkardığını belirtti.,
CHP’ye verdi veriştirdi: DEM ile el sıkışıp kazanın her yeri
“Hani her mevzuda biz hatalıydık?” diyen Akşener CHP’ye DEM Parti’yle ‘el sıkışma’ daveti yaptı.
“Bizim seçmenimiz de cebinizde duruyorsa, DEM ile el sıkışıp kazanın her yeri” sözlerini kullanan Akşener’in mevzuyla ilgili kelamları şöyle:
“İstediğiniz kadar ağlayın zırlayın. Bu ülkede hür ve müstakil olarak seçimlere gireceğiz ve kazanacağız. Bizim müstakil olmamız birtakım şeyleri ortaya çıkardı. Hani her bahiste biz hatalıydık? El sıkışın kardeşim. Dürüst ve açık bir formda DEM ile el sıkışın. Çabucak bütün her yeri kazanın. Bizim seçmenimiz de cebinizde duruyorsa, DEM ile el sıkışıp kazanın her yeri”
“Biz bugün fedailerimiz için acılarımızı yüreğimize basacağız düşmanı güldürmeyeceğiz”
Meral Akşener’in öteki açıklamaları ise şu biçimde:
“Her büyük terör hadisesinden sonra ilgili bakanlıkları ve cumhurbaşkanını aramışımdır”
Bir mevzuya açıklık getirmek istiyorum, ben her büyük terör hadisesinden sonra her değerli dış siyaset krizinden sonra ilgili bakanlıkları ve cumhurbaşkanını bugüne kadar telefonla aramışımdır. 33 şehidimizde de her şeyi iptal edip hem kendilerini arayıp yani 3 bakanı arayıp, daima aramış bilgi almışımdır. Bu sefer da aynını yaptık.
“Bildiri savaşı çıktı”
Anlayamadığım bir biçimde bu sefer çok enteresan sayın cumhurbaşkanını sayın dışişleri bakanını sayın ulusal savunma bakanını aramamı, mesela ulusal savunma bakanı geri dönmesi ancak hakan fidan ve sayın Erdoğan geri döndüler, bilgi verdiler, öğrendim, arkadaşlarıma bunu aktardım. Ben milletvekili değilim meclis tavrımız bir tavır aldı. Günlük siyasette birbirimizi kıyasıya eleştirebiliriz lakin dış dünyaya karşı bu cins hususlarda elbette ortak bir tavır belirlemeliyiz. Bunun için de Sayın Dervişoğlu, Sayın Aydın, ve Sayın Usta’nın tertibinde biz meclisin ortak bir beyanat ortak bir bildiri imzalamasını teklif ettik. Ve Saadet Partisi, Güzel Parti, MHP ve AK Parti bizim teklifimize evet diyerek imza attılar. Anlayamadığım bir biçimde çok da ayıpladığım bir biçimde bir bildiri savaşı çıktı. PK’lılar herhalde çok keyifli olmuştur. PKK’lılar herhalde bu birbirine düşen gazi meclisin mensuplarına çok gülmüşlerdir. AK Parti’ye gıcık olmak onun yaptığı işleri eleştirmek onu sandıkta yenmek bu tez ile ortaya çıkmak elbette bizim hakkımız lakin şehit ailelerinin karşısında bu milletin temsilcileri olarak bizler kaya üzere durmak zorundayız o PKK’lı onursuzlara karşı. Neyse sakin sakin geçirdik mevzuyu. Şımardıkça şımardılar hadsizleştikçe hadsizleştiler! Artık yeniden şehitlerimiz oldu. Tekrar ben aradım, ya bu rutin! Aradım.
“İlginç bir biçimde farklı bir bildiri yayımlayanların hepsi bu tezkereyi destekledi”
Benzer bir meclis bildirisini, DEM’in izmalamasını beklemiyoruz fakat buradan da bir cingar çıktı. Dün bir toplantı oldu o toplantıda bu 3 siyasi parti imza atacak öbür siyasi partiler imza atmayacak bu kesimli manzaradan vazgeçildi, burası çok enteresan , Numan Kurtulmuş’un imzasıyla ortak tezkere meclise sunuldu, enteresan bir biçimde farklı bir bildiri yayımlayanların hepsi bu tezkereyi destekledi. Soru şu; karın ağrısı Güzel Parti miydi?
