Ağustos ayında yayınlanan Washington Üniversitesi öncülüğündeki araştırma, Alzheimer hastalığı olan şahısların beyinlerindeki mikrogliaların daha sık iltihaplanma öncesi durumda olduğunu ve bu durum onların kollayıcı olma mümkünlüğünün daha düşük olduğunu ortaya çıkardı.
Mikroglia, atıkları temizleyerek ve olağan beyin işlevini koruyarak beynimizi sağlıklı tutmaya yardımcı olan bağışıklık hücreleridir.
Enfeksiyona cevap olarak yahut meyyit hücreleri temizlemek için , bu mahir hal değiştiriciler daha az cılız hale gelebilir ve istilacıları ve çöpleri yutmak için daha hareketli hale gelebilir. Ayrıyeten gelişim sırasında sinapsları ‘budayarak’ beynimizin yeterli çalışması için devrelerin şekillendirilmesine yardımcı olurlar.
Alzheimer’da nasıl bir rol oynadıkları kesin değil, lakin yıkıcı nörodejeneratif hastalığı olan bireylerde kimi mikroglialar çok güçlü reaksiyon veriyor ve beyin hücrelerinin vefatına katkıda bulunan iltihaba neden olabiliyor .
Ne yazık ki, Alzheimer için anti-inflamatuar ilaçların klinik deneyleri kıymetli tesirler göstermedi .
Mikroglia’nın Alzheimer hastalığındaki rolünü araştırmak için, Washington Üniversitesi’nden hudut bilimcileri Katherine Prater ve Kevin Green, birçok ABD kurumundan meslektaşlarıyla birlikte, geni incelemek için araştırma donörlerinden (12’si Alzheimer hastası ve 10 sağlıklı kontrol) alınan beyin otopsi örneklerini kullandılar. mikroglia aktivitesi.
Tek çekirdekli RNA dizilimini geliştirmek için yeni bir prosedür kullanan takım, hücrelere ne yapacaklarını söyleyen eşsiz gen ekspresyonu setine dayanarak beyin dokusunda 10 farklı mikroglia kümesini derinlemesine tanımlamayı başardı.
Kümelerden üçü daha evvel görülmemişti ve bunlardan biri Alzheimer hastalığı olan şahıslarda daha yaygındı. Bu tıp mikroglia, iltihaplanma ve hücre vefatıyla ilgili olan genleri aktifleştirir.
Genel olarak araştırmacılar, Alzheimer hastalığı olan şahısların beyinlerindeki mikroglia kümelerinin, iltihap öncesi durumdakiler olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu buldu.
Bu, beyin hücrelerine ziyan verebilecek ve muhtemelen Alzheimer hastalığının ilerlemesine katkıda bulunabilecek inflamatuar moleküller üretme olasılıklarının daha yüksek olduğu manasına geliyor.
Alzheimer hastalığı olan bireylerin beyinlerindeki mikroglia tiplerinin hami olma mümkünlüğü daha düşüktü; meyyit hücreleri ve atıkları temizleme ve sağlıklı beyin yaşlanmasını teşvik etme konusundaki yüklerini çekme yeteneklerini tehlikeye atıyordu.
Bilim adamları ayrıyeten mikrogliaların vakit içinde cinslerini değiştirebileceğini düşünüyor. Yani bir kişinin beynine bakıp ne cins bir mikrogliaya sahip olduğunu kesin olarak söyleyemeyiz; Mikrogliaların vakit içinde nasıl değiştiğini takip etmek Alzheimer hastalığına nasıl katkıda bulunduklarını anlamamıza yardımcı olabilir.
Prater , “Bu noktada, mikrogliaların patolojiye neden olup olmadığını yahut patolojinin bu mikrogliaların davranışlarını değiştirmesine neden olup olmadığını söyleyemeyiz” dedi .
Bu araştırma şimdi başlangıç aşamasında lakin bu hücrelerin Alzheimer hastalığındaki rolüne dair anlayışımızı ilerletiyor ve kimi mikroglia kümelerinin yeni tedaviler için gaye olabileceğini öne sürüyor.
Ekip, çalışmalarının Alzheimer hastalığı olan şahısların hayatlarını güzelleştirebilecek yeni tedavilerin geliştirilmesine yol açacağından umutlu.
Prater, “Artık bu mikrogliaların genetik profillerini belirlediğimize nazaran, tam olarak ne yaptıklarını bulmaya çalışabiliriz ve umarım Alzheimer hastalığına katkıda bulunabilecek davranışlarını değiştirmenin yollarını belirleyebiliriz” dedi .
