Temajet © 2021. Tüm hakları saklıdır.

Sokak Haber

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Güncel
  4. »
  5. Cumhuriyet Bayramı’nda 102 Yıldır Süren Devrim: Cumhuriyet’in İlanı!

Cumhuriyet Bayramı’nda 102 Yıldır Süren Devrim: Cumhuriyet’in İlanı!

Haber Merkezi Haber Merkezi - - 5 dk okuma süresi
0

Cumhuriyetin Doğuşu: Türkiye’nin Tarihinde Bir Dönüm Noktası

29 Ekim 1923, Türk milletinin tarihinde bir dönüm noktasıdır. Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun üzerinden tam 102 yıl geçti. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasının ardından, Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi, cumhuriyeti ilan ederek yeni bir yönetim şekli oluşturdu. Bu tarih, demokrasi ve ulus egemenliğinin temellerinin atıldığı gün olarak anılmaktadır.

Cumhuriyetin ilanı, Türkiye’nin geleceği için bir umut ışığı olmuş, milletin iradesinin devlet yönetiminde esas alınmasını sağlamıştır. Atatürk’ün “Hâkimiyet, bilakaydüşart milletindir” sözü, devlet yönetiminin temel ilkesini oluşturmuş ve bu ilke, Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik yapısının temellerini atmıştır. 29 Ekim 1923’te yapılan tarihi oylamada, 158 milletvekili, Gazi Mustafa Kemal Paşa’yı oybirliğiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı olarak seçmiştir.

Cumhuriyetin İlanı İçin Geri Sayım Başlıyor

Cumhuriyetin ilanı öncesinde, Türkiye yeni bir devlet yapısına ihtiyaç duyuyordu. Uluslararası arenada tanınmak ve Lozan Antlaşması’nın onaylanabilmesi için, yeni yönetim şeklinin net bir şekilde belirlenmesi şarttı. 25 Ekim 1923’te hükümetin istifası, bu durumu bir acil ihtiyaç haline getirdi. Mustafa Kemal Atatürk, bu fırsatı değerlendirerek, 28 Ekim akşamı Çankaya Köşkü’nde yaptığı bir toplantıda, “Yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz” diyerek kararını açıkladı. Bu tarihi karar, Türkiye’nin geleceğinde bir dönüm noktası olacaktı.

Cumhuriyetin Temelleri: Anayasa Değişiklikleri

29 Ekim 1923’te, saat 18.00’de TBMM’de toplanan milletvekilleri, Cumhuriyetin ilanı için gerekli anayasa değişikliklerini gündeme aldılar. Anayasa Komisyonu tarafından sunulan teklif, Meclis’te acilen görüşüldü. Görüşülen tasarıda, egemenliğin millete ait olduğu, Türkiye Devleti’nin bir cumhuriyet olduğu ve resmi dilin Türkçe olduğu gibi maddeler yer aldı. Bu değişiklikler, Türkiye’nin modernleşme yolundaki adımlarının en önemli göstergelerindendi.

Alkışlar ve “Yaşasın Cumhuriyet” Sesleri

Cumhuriyetin ilanı sırasında TBMM’de büyük bir coşku hakimdi. Yunus Nadi Bey, cumhuriyetin gerekliliğini vurgulayarak yaptığı konuşmalarla milletvekillerini etkiledi. Ardından yapılan oylamada, 158 milletvekilinin tamamı tasarıyı kabul etti. “Yaşasın Cumhuriyet” sesleri ve alkışlarla karşılanan bu tarihi an, Türk milletinin özgürlük ve bağımsızlık arzusunun bir yansımasıydı.

Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın İlk Konuşması

Cumhuriyetin ilanının ardından, Gazi Mustafa Kemal Paşa, TBMM’deki ilk konuşmasında Türk milletine hitap etti. Bu konuşma, Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni dönemi için bir vizyon sundu. “Efendiler; asırlardan beri Doğu’da haksızlığa ve zulme uğramış olan milletimiz, Türk milleti, gerçekte soydan sahip bulunduğu yüksek kabiliyetlerden yoksun zannediliyordu” diyerek, Türk milletinin potansiyelini vurguladı. Bu konuşma, sadece o gün için değil, gelecekteki hedefler açısından da bir yol haritası niteliğindeydi.

Cumhuriyetin Getirdikleri ve Geleceği

Cumhuriyetin ilanı, Türkiye’nin çağdaşlaşma sürecini hızlandırmış ve demokratik değerlerin yerleşmesine katkı sağlamıştır. Atatürk’ün öncülüğünde atılan adımlar, Türkiye’yi dünya devletleri arasında saygın bir yere taşımıştır. “Türkiye Cumhuriyeti, dünya devletleri arasında tuttuğu yere layık olduğunu eserleriyle ispat edecektir” sözleri, bu hedefin en güzel ifadesidir.

Bugün, Türkiye Cumhuriyeti, kurulduğu günden bugüne birçok zorlukla karşılaşmış, ancak her defasında dimdik ayakta kalmayı başarmıştır. Cumhuriyetimizin 102. yıl dönümünde, bu değerlerin korunması ve geliştirilmesi, her bireyin ortak sorumluluğudur. Gelecek nesillere bırakacağımız en büyük miras, demokratik bir toplum ve özgür bir ülke olmalıdır. Cumhuriyet Bayramı’nın coşkusunu yaşarken, geçmişten aldığımız derslerle daha aydınlık bir geleceğe yürümek için hep birlikte çalışmalıyız.

İlgili Yazılar