Hatay’daki sağlık sistemi alarm veriyor! Samandağ, Reyhanlı ve Kırıkhan ilçelerinde, hastalar için hayati öneme sahip uzman doktorlar adeta yok. Hekimlerin acil çözüm çağrısı dikkat çekiyor!

6 Şubat depremlerinin ardından Hatay, sağlık alanında büyük bir krizle karşı karşıya. BirGün’ün aktardığı bilgilere göre, deprem sonrası ağır hasar gören hastanelerde kritik branşlarda uzman hekim bulunmaması, acil durumlarda hastaların takibini imkansız hale getiriyor.

Kritik Branşlarda Uzman Hekim Açığı

Samandağ Devlet Hastanesi, ciddi bir sağlık sorunu ile karşı karşıya. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Göğüs Hastalıkları, Kardiyoloji ve Nöroloji gibi uzmanlık alanlarında doktor yok. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ile diş hekimleri de sık sık başka hastanelere yönlendirilmekte. Reyhanlı ve Kırıkhan’daki hastanelerde de durum aynı; bu bölgelerde de nöroloji ve kardiyoloji uzmanı bulunmuyor. Bu eksiklik, bölgedeki hastaların büyük bir bölümünü olumsuz etkiliyor ve sağlık hizmetlerine erişimde ciddi sorunlar yaşanıyor.

Hastaların Yaşadığı Zorluklar

Hatay Tabip Odası Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz, durumun ciddiyetine dikkat çekerek, “Samandağ’daki hastanelerdeki eksik branşlardaki doktorlar, geçici görevlerle gelip gidiyorlar. Mecburi hizmet süreleri sona erince burayı terk ediyorlar. Hastalar, ulaşım sorunları nedeniyle hastanelere gitmekte zorlanıyor. Özellikle nöroloji ve kardiyoloji gibi branşlarda doktor yokluğu, hastaların 30 kilometre uzaklıktaki eğitim ve araştırma hastanesine gitmesine sebep oluyor. Bu durum hem maddi hem de zaman açısından büyük bir yük getiriyor. Hastalar, iş makinelerinin arasından geçerek hastanelere ulaşmaya çalışıyorlar. Bu, sağlık sistemindeki zincirleme sorunları ortaya koyuyor” dedi.

Bakanlık Ne Yapıyor?

Dr. Yılmaz, Sağlık Bakanlığı’na çağrıda bulunarak, bölgenin cazip hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. “Yeni gelen doktorlar, mecburi hizmet süreleri dolduğunda hemen il dışına tayin talep ediyorlar. Hatta bazıları istifa ederek burayı terk ediyor. Şu anda tozlu ve güvensiz bir ortamda yaşamak zorundalar. Şehir merkezinde güvenli bir yaşam alanı bulamayan hekimler, aileleriyle birlikte Antakya’nın güvenli bölgelerine sığınmak zorunda kalıyor. Bu da onların gidiş geliş sürelerini 3-4 saate kadar uzatıyor. Stres, yorgunluk ve hata yapma olasılığı artıyor. Eğer Sağlık Bakanlığı, Hatay’ı özellikli bir bölge olarak tanımlamazsa, bu sorunların çözülmesi pek mümkün görünmüyor” ifadelerini kullandı.

Hatay’da yaşanan bu sağlık krizi, sadece hekimler için değil, aynı zamanda hastalar için de büyük bir tehlike oluşturuyor. Acil çözümler üretilmediği takdirde, bölgedeki sağlık hizmetlerinin daha da kötüleşmesi kaçınılmaz hale gelebilir. Sağlık Bakanlığı’nın, bu durumu ciddiye alıp ivedilikle harekete geçmesi, hastaların sağlığı açısından hayati öneme sahip!

Son olarak, Hatay’daki sağlık hizmetlerinin durumu, sadece yerel halkı değil, tüm Türkiye’yi etkileyen bir mesele. Doktor eksikliği, hastaların yaşam kalitesini düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda sağlık sisteminin güvenilirliğini de sorgulatıyor. Bu konuda atılacak adımlar, yalnızca bölgenin değil, ülkenin geleceği adına büyük önem taşıyor.