“`html
Kan Donduran Cinayet: Bahar Aksu’nun Trajik Hikayesi
Cumhuriyet Mahallesi Kazım Orbay Caddesi’nde yaşanan korkunç bir cinayet, Bahar Aksu’nun eski eşi Rüstem Elibol tarafından hunharca katledilmesiyle sonuçlandı. Bu olayın ardında yatan miras detayları ise olayın ne kadar karmaşık bir yapıya sahip olduğunu gözler önüne seriyor. Bahar Aksu’nun teyzesi Nesrin Arıkan, yeğeninin yıllarca tehdit edildiğini ve yaşadığı korku dolu hayatı anlattı.
Tehditler ve Korku Dolu Yıllar
Nesrin Arıkan, yeğeni Bahar’ın evliliğine karşı çıktıklarını ve Rüstem Elibol’un tehlikeli bir kişilik olduğunu ifade etti. “Yıllarca anlatmadı, hiçbir şeyini anlatmadı çünkü biz evlenmesine karşı çıktık. Çocuğu biliyorduk. Halinden belliydi psikopat olduğu. Karşı çıktık ama evlenmesin diye kızı kurtaramadık,” diyen Arıkan, Bahar’ın başına gelenleri duyduğunda yaşadığı derin üzüntüyü dile getirdi. Bahar’ın, Eski eşinden çok sayıda tehdit aldığını ve bu durumun, onun kendi hayatını korumak için büyük bir mücadele vermesine neden olduğunu söyledi.
Gizli Miras ve Maddi Güç
Bahar Aksu’nun babasının yurt dışında yaşadığı ve maddi durumunun iyi olduğu biliniyordu. Nesrin Arıkan, “Babası İngiliz. Yurt dışında kaldığı için maddi durumu iyi olduğu için imkanları kaybetmemek için peşini bırakmadı. Ağır ceza ile cezalandırılsın,” diye konuştu. Bahar’ın velayetini almak için mücadele veren Rüstem Elibol’un, maddi kaynaklarını nasıl kullandığına dikkat çekildi. Bahar’ın mirası, cinayet sonrası daha fazla gündeme gelmeye başladı, bu da olayın derinliklerini anlamak adına önemli bir detay olarak değerlendirildi.
Polisin Soruşturması ve Şüphelilerin Tutuklanması
Olayın ardından Asayiş Şube Müdürlüğü ve Cinayet Büro Amirliği, cinayeti aydınlatmak için geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Şüphelilerin 3 gün önce İstanbul’a gelerek Bahar Aksu’yu öldürmek için hazırlık yaptıkları belirlendi. Olaydan önceki günlerde, şüphelilerin cinayetin planlandığı adreste keşif yaptıkları ve bir otele yerleştikleri tespit edildi.
Bahar Aksu’nun cinayetinin ardından, Rüstem Elibol ve diğer 3 şüpheli polisteki işlemlerinin ardından Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Rüstem Elibol’un resmi ifade vermeyerek susma hakkını kullandığı öğrenilirken, diğer şüpheliler İstanbul’a gezmek amacıyla geldiklerini ve cinayeti planladıklarından haberdar olmadıklarını iddia ettiler. Ancak mahkeme, tüm şüphelilerin tutuklanmasına karar verdi.
Cinayet Sonrası Toplumda Yükselen Tepkiler
Bahar Aksu’nun cinayeti, toplumda büyük yankı uyandırdı. Kadına yönelik şiddet ve cinayetler konusundaki endişeler bir kez daha gündeme gelirken, Bahar’ın yaşadığı tehditler ve çığlıkları, birçok kadının yaşadığı benzer hikayelerin bir yansıması olarak değerlendirildi. Nesrin Arıkan, “Bu olayın bir an önce aydınlatılmasını ve adaletin yerini bulmasını istiyoruz,” diyerek topluma bir çağrıda bulundu.
Bu trajik olay, yalnızca Bahar Aksu’nun hikayesini değil, aynı zamanda toplumdaki kadına yönelik şiddet sorununu da gözler önüne seriyor. Herkesin hayatına damga vuran bu cinayet, adaletin sağlanması için mücadele edenlerin sesini yükseltmesine neden oldu. Bahar’ın hikayesi, toplumun unutulmaması gereken acı bir hatırası olarak kayıtlara geçti.
“`