T24 Haber Merkezi İstanbul’da Semih Çelik’in, Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner’i yarım saat arayla öldürmesi, Tünel’de gerçekleştirilen bir protesto ile kınandı. ‘Kadınlar Birlikte Güçlü’ platformunun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar, son dönemde artan taciz, şiddet, darp ve kadın cinayetlerine karşı hükümetin tutumunu eleştirdi. Polisin İstiklal Caddesi ve Galata Kulesi’ne çıkan yolları kapatması, kadın örgütlerinin tepkisine neden oldu ve “Kadınlara değil katillere barikat” sloganı yükseldi.
Kadınlardan vahşice katledilen Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner için surlarda eylem: Seyretme, yasayı uygula AKP!
Eyüpsultan ve Edirnekapı Surları’nda yaşanan vahşet Cuma günü akşam saatlerinde İstanbul’da protesto edildi. Yüzlerce kadın, ilk protestoyu Edirnekapı Surları önünde gerçekleştirdi ve ardından Tünel’de buluştu. Kadınlar, iktidarı İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamaya çağırarak seslerini duyurdu.
Yarım saat arayla iki kadını katleden Semih Çelik 5 kez psikolojik tedavi görmüş!
Protesto sırasında yapılan açıklamada, Beyoğlu’nda bir kadının cinsel saldırı girişimine uğraması hatırlatılarak devletin şiddete karşı yetersiz kaldığı vurgulandı. Kadınlar, şiddete maruz kalanların karakollara değil sosyal medyaya başvurduğunu belirtti.
İstanbul’daki çifte kadın cinayetinde yeni detaylar: Fail kasapmış, işleyeceği cinayetin resmini önceden çizmiş
Kadınlar, faillerin cezasız kaldığına dikkat çekerek, iktidarın şiddetin artmasına sebep olduğunu ifade etti. Kadınların sokaklarda güvensiz hissettiğini ve iktidarın cinsiyetçi dilinin erkekleri cesaretlendirdiğini dile getirdi.
Semih Çelik’in yarım saat arayla öldürdüğü Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner gözyaşları içinde defnedildi; katilin adı mezarına yazılmadı
Türkiye’nin tarihi surlarında yaşanan cinayetlerle sarsılırken, Bakan Yerlikaya’nın Teknofest paylaşımı tepki çekti. Bu olaylar, toplumda kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin artmasına karşı tepkilerin yükseldiğini gösteriyor.
Bu olaylar, toplumda kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin artmasına karşı tepkilerin yükseldiğini gösteriyor. Kadınlar, güvenli bir yaşam hakkı için mücadele ederken, iktidarın cinsiyetçi politikaları ve cezasızlık politikaları eleştiriliyor. Kadınlar, seslerini duyurmak ve şiddetten korunmak için sosyal medyaya başvururken, devletin bu konuda yetersiz kaldığı belirtiliyor. Bu tür vahşetlerin artmaması için toplumun her kesiminin sorumluluk alması ve kadınların haklarının korunması gerektiği vurgulanıyor.
