İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, mağdur çocuk M.S’nin 5 Aralık 2023 günü tahsil gördüğü okuldaki öğretmenlerine, babasından cinsel istismar gördüğüne dair beyanda bulunduğu, öğretmenlerinin ve okul yönetiminin tutmuş olduğu tutanakların polise bildirildiği ve savcılıkça soruşturma başlatıldığı belirtildi. İddianamede, mağdurun kardeşi T.B.S’nin de mağdurun tabirlerini kısmen doğruladığı da iddianamede yer aldı.

ÇOCUK EK SÖZ VEREREK İSTİSMAR SAVINI GERİ ALDI

Ancak mağdur çocuk, 13 Aralık 2023’te ÇİM’de ek söz vererek bu sefer babasının annesine ve kendilerine berbat davrandığı için babasına ders vermek hedefiyle cinsel istismara maruz kaldığını söylediğini, istismara maruz kalmadığını, şikayetçi olmadığını söylediği de iddianamede yer aldı.

İKİNCİ TABİRLE ŞİKAYETTEN VAZGEÇTİ

Anne Benan Saraç da emniyetteki birinci tabirinde, şüphelinin oğluna rastgele bir cinsel davranışına şahit olmadığını, şüphelinin birtakım davranışlarından şüphelendiğini lakin gerçek olabileceğine ihtimal vermediğini, şüpheliden korkması sebebiyle şikayetçi olmadığını söylediği anlatıldı. Soruşturma devam ettiği sırada şikayetçi Benan Saraç’ın da 13 Aralık 2023 tarihinde polise ek söz verdiği, çocuğu ile yapmış olduğu görüşmede oğlunun babası hakkında palavra beyanda bulunduğunu kendisine bildirdiğini, babasını ailelerinden uzak tutmak için çocuğun babası hakkında cinsel istismar olayını uydurduğunu, bu nedenle kuşkulu hakkındaki şikayetlerinden vazgeçtiklerini söylediği belirtildi.

ENDER SARAÇ SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ

Şüpheli Seçkin Saraç’ın da savunmasında, eşi olan müştekiyle ferdî harcamaları için her ay 200 bin TL gönderdiğini, çocuklarının tüm masraflarını kendisinin ayrıyeten karşıladığını, çocuğunun cinsel bölgesine hiçbir vakit dokunmadığını, olayın geçtiği argüman edilen meskenin her odasında, salonda , hatta tuvalet ve banyoda bile konutta bakıcı çalıştırdıkları için 24 saat açık olan kameraların bulunduğunu, bu üslup hareketleri olsaydı hepsinin kamera kaydının olması gerektiğini, ortalarında boşanma davası açıldıktan sonra bu cins mesnetsiz tezlerin maddi menfaat temini ve çocukların velayetini alabilmek amacıyla ortaya atıldığını, suçlamaların hiç birini kabul etmediğini söylediğine yer verildi.

“ÇOCUĞUN BİRİNCİ BEYANLARI SAMİMİ VE GERÇEĞİ YANSITIR”

İddianamede, toplanan kanıtlar ve tüm belge kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde mağdurun gurur ve namusunu ilgilendiren bir hususta şüpheliye iftira atmasını gerektirir önemli bir neden bulunmaması, ortalarında daha evvelden hasımlık olmaması, mağdur çocuğun anne ve babası ortasında her ne kadar boşanma davası varsa da mağdur çocuğun olayı okuldaki öğretmenlerine anlatmış olması, annenin sonradan olaya dahil olması, 13 yaş itibariyle ergenlik çağındaki bir çocuğun bu beyanlarda bulunmasının ruhsal olarak kendisinde yaratacağı olumsuz tesirin ehemmiyeti karşısında öğretmenlerine açılan çocuğun beyanlarının yönlendirme tesirinde olduğu ya da kurgudan ibaret olduğu ihtimalinin hayatın olağan akışına ters olduğu kaydedildi. İddianamede, bu sebeple mağdur çocuğun birinci kademede vermiş olduğu detaylı beyanlarının samimi ve gerçeği yansıtır mahiyette olduğuna kanaat getirildiği, olay yargıya taşındıktan ve basında yer aldıktan sonra mağdur çocuğun şikayetten vazgeçmesine prestij edilmediği vurgulandı.

AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANACAK

Şüpheli Nadir Saraç hakkında öz oğluna yönelik olarak şehevi ve cinsel isteklerini tatmin etmek niyetiyle kamu davası açmaya kâfi kanıt ve kuşkuya ulaşıldığı tabir edildi. Nadir Saraç’ın “Çocuğun Cinsel İstismarı” cürmünden 12 yıldan 22,5 yıla kadar mahpusu istendi. Dava önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek.